Ramazan Bayramı mı, Şeker Bayramı mı?

A+
A-

Ramazan Bayramı mı, Şeker Bayramı mı?

Mübarek ramazan ayından sonra Ramazan Bayramı’nı idrak edeceğiz.

Ramazan ayından sonra gelen bayram, Türkler Müslüman olduğu tarihten beri bayram olarak anılıyor. Yazılı bütün kaynaklarda; şiirlerde, türkülerde, bilmecelerde, atasözlerinde, ninnilerde yüzyıllar boyunca Ramazan Bayramı olarak geçti. Sadece Anadolu Türkleri arasında değil, Adriyatik’ten Çin Seddine kadar olan topraklarda yaşayan bütün Türkler bu bayramı bu isimle anıyorlar.

Günümüzde, ülkemizde bu bayramın adına şeker diyenlerin olduğunu görüyoruz. Genellikle muhafazakar olmayan kesim bu ismi çok kullanıyor. Kısacası oruç tutanlar Ramazan, tutmayanlar Seker Bayramı diyorlar, gibi algilama soz konusu. Halbuki böyle bir ayrıma ne ihtiyaç var, ne de gerek var.

Oruç inananlar için farz bir ibadet olmakla beraber; bünyesi zayıf olanlar, yaşlı ve hasta olanlar tutmayabilir. Bunların yanında inanmadığı için tutmayanlar da var. Fakat bu, hiç kimseyi kendilerine ait olmayan şeyler hakkında tasarrufta bulunma hakkını vermez. Nasıl cenaze namazının, bayram namazının, öğle, ikindi namazlarının ismi değiştirilemiyorsa bu bayramın ismi de değiştirilmemeli, mevcut ismi kullanılmalıdır. Çünkü o, ismini dinden alıyor ve dini bir merasim. Bu dine inanıp oruç tutanlar zaten Ramazan Bayramı diyorlar. Nasıl Hıristiyanlar için kutsal gün olan noelin ve diger dini gunlerin ismi değiştirilmiyorsa bu bayramın ismi de değiştirilmemelidir. Hıristiyanların bir çok dini gün ve geceleri var. Bu kutsal günlerini dünyanın her tarafındaki Hıristiyanlar aynı adla kutluyorlar. Acaba onlar bu kutsal gecelerinin isimlerini değiştirmeyi akıllarının uçlarına getiriyorlar mı?

Bu bayrama şeker bayramı diyenlerin ortaya sunduğu gerekçe, bayramda misafirlere şeker ikram ediliyor olması. Herkes birbirine şeker ikram ettiği için bu isimle anılmalıymış. Bu görüşe katılmamız mümkün değil. O zaman kurban bayramında et çok olduğu için et bayramı diyelim. Ayrıca artık, eskisi gibi misafirlere şeker ikram edilmiyor. Artık çeşit çeşit çikolatalar ikram ediliyor. Birkaç yıl sonra çikolata bayramı mı diyeceğiz?

Dinin temel kuralları dünyanın her tarafında aynı. Namaz her tarafta Kabeye yönelerek kılınır. Oruç hep akşam ezanıyla birlikte açılır. Kurban hep Kurban Bayramında kesilir. Dini kavramlar Arapça’dan bir başka lisana aktarılırken asıllarına uygun kelimeler olmasına dikkat edilmelidir. Hatta birçok kelime ve kavram hiç değiştirilmeden alınır ve o dile aktarılır. Hac, zekat, kurban gibi. Her Müslüman bu basit temel isimlerin ne anlama geldiğini öğrenmek zorundadır. Bununla beraber dillerin gelişmesi için yabancı dillerden geçen kelimelere karşılık bulma hakkı vardır. Bu hakka dayanarak bu bayrama da bir isim bulmak gerekirse oruç bayramı denilebilir. Oruç tutulan bir aydan sonra gelen bir bayrama verilecek en uygun isim herhalde budur. Bunun yanında fitreler verildiği için fitre bayramı, kurban bayramı ile karıştırmamak için küçük bayram, bir ramazan ayında oruç tutma imkanını sağladığı ve yeniden orucu bozduğu için şükür bayramı gibi isimler verilmesinin mantığı anlaşılabilir. Fakat ramazanla, dinle, oruçla, Müslümanlıkla hiçbir ilgisi olmayan şeker bayramı ismini anlamak mümkün değil.

Butun bunlara ragmen ister Ramazan diyelim, ister Seker diyelim, bu bayramin bizi birlestiren bir gun oldugunu unutmayalim. Bayramlar ayriliklar degil, birlesmeler gunudur. En azindan bardagin dolu yarisini gorelim ve hala bayram denilmesini onemseyelim. Gunun birinde bayramlarimiza herkesin ayni ismi vermesini umid edelim.

Bu cümleden olmak üzere tüm okurlarimizin mübarek ramazan bayramını tebrik eder, hakkınızda ve hakkımızda hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Mevla’dan niyaz ederim.

ETİKETLER: