MEVLÂNÂ İÇİN DEĞER… KUTSALIMIZDIR…
MEVLÂNÂ İÇİN DEĞER…
KUTSALIMIZDIR…
Milletleri millet yapan kutsallarıdır. Dil kutsaldır, oynanmaya gelmez, ancak tarihî seyri içinde kendi kuralları çerçevesinde değişime uğrar. Aksi takdirde kırk yıl önce uydurma kelimelerle düştüğümüz komik duruma düşeriz. Aile kutsaldır. Ailenin kutsallığı tartışılmaya açılmaz. İnanç kutsaldır. İnancı tartışmaya açtığımızda kaos çıkar. Yılların getirdiği uygulamalar kutsaldır. Bu uygulamaları değiştirmeye kalktığınızda kaos ortaya çıkar. Bu kutsallar tartışmaya açıldığı vakit milleti meydana getiren unsurları tartışmaya açmış oluruz ki Allah korusun, bu da bizim yıkılmamıza vesile olur.
Bizi biz yapan unsurlardan olan “dil” kutsalımızdan vazgeçemeyiz.
“Tarih”ten gelen “kültür” birliğimiz içinde var olan şahsiyetlerden ve tarihimizden vazgeçemeyiz. Bizim tarihimiz dörtbin yıllık bir tarihtir ve bu tarih içinde yer alan ve yıllardan beri saygıyla anılan şahsiyetler bizim kutsalımızdır.
“Vatan” kutsalımızdan vaz geçemeyiz ve bunun kutsallığını tartışmaya açamayız.
“Ahlaki değer”lerimizin ve âdâb-ı muâşeret kurallarımızın kutsallığı bizim için önemlidir. Vazgeçilmezimizdir.
“Örf ve âdet”lerimiz bizi geçmişimizle irtibatlandırdığı için kutsaldır, feda edilmezimizdir.
“İnanç birliği”miz aramızda harç vazifesi gördüğü için kutsaldır, vazgeçilmezimizdir.
Kutsallarımıza makasla yaklaşmamalıyız, iğneyle yaklaşmalıyız. Bu kutsalımızın şurasında şu var, kesip atalım, burası şöyle kesip atalım dersek kevgire çeviririz. İğne ile boşlukları delikleri örürsek esen rüzgâr o deliklerden içeri giremez.
Ölüp gitmiş bir adamın arkasından çeşitli iddialarda bulunmak kolaydır. Çünkü bu kişi kendini savunmakta muktedir değildir. İsteyen istediğini söyleyebilir. Hatta daha da ileri giderek ölen kişilerin yabancı ülke casusu olduğu -dolayısı ile bu suç vatan hainliği seviyesinde bir suçtur-, katil olduklarını bile söyleyebilirler. Böylece dedektiflik yapıp faili meçhul cinayetleri bir çırpıda çözerler. Bu kişilerin faili meçhul cinayetlerin katilini bulmakta maharetleri var ise, bırakın 750 yıl öncesini değil, son 30 yılın faili meçhul cinayetlerini çözsünler Türk Milleti için daha hayırlı bir iş yapmış olurlar.
Bir millet değerleriyle var olur demiştik. Hz. Mevlânâ, Türk Milleti için 750 yıldan beri bir değerdir. Bu süreç içinde kimse Hz. Mevlânâ’yı olumsuz bir şeyle itham etmedi, bir şeyle suçlamadı. Birçok aklı başında ilim adamı O’nun yazdığı eserlere şerhler yazdı, açıklamalar getirdi. Maalesef son birkaç yıldır sırf farklı birşey söylemek uğruna bazı aklı evvel insanımız, O’nun hakkında ileri geri iddialarda bulunmakta, töhmet altında bırakmaktalar. Maalesef söylenenler ilmî dayanaktan yoksun varsayımlardır. İddialara bilimsel cevaplar verilmiş fakat ilginç söylemler insanların daha fazla alakasını çektiği için gündemde yerlerini korumuşlardır.
Son söz olarak kutsallarımız korumak için sessiz kalmamamız gerektiğini arz etmek isteriz.
Arzu edenler konuyla alakalı olarak aşağıdaki linkten Doç. Dr. Nuri Şimşekler hocamızın ortaya koyduğu gerçeklere ulaşabilirler.
https://semazen.net/gulistanda-dikene-takilanlar-nuri-simsekler/