MAKAM ÇELEBİLERİ – 20) IV. Muhammed Ârif Çelebi
Betül SAYLAN*
MEVLEVÎLİK’TE ÇELEBİLİK MAKĀMI VE MAKAM ÇELEBİLERİ
20) IV. Muhammed Ârif Çelebi (d. 10120 h./1679 m. – ö. 1159 h./1746 m.)*
18. postnişîn Abdülhalim Çelebi’nin (ö. 10120 h./1679 m.) küçük oğlu Abdurrahman Çelebi’den (ö. 1111 h./1699 m.) olan torunu olan IV. Muhammed Ârif Çelebi; 10120 h./1679 m. târihinde dünyâya gelmiştir. 551 Sefîne, Muhammed Ârif Çelebi’nin amcasının oğlu ve kendinden önceki postnişîn olan Sadreddin Çelebi (ö. 1123/1711) ile aynı dönemde tedrîsten geçtiklerini ve çile çıkardıklarını rivâyet eder.552
Tevâzuu, cömertliği, vakarı ve kimseye karşı boyun eğmeyen tavrı ile dikkati çeken Muhammed Ârif Çelebi; 553 Sadreddin Çelebi’nin 1123 h./1711 m.’de vefâtından sonra çelebilik makāmına gelmiş; makāmda bulunduğu dönemde hac vazîfesini yerine getirerek “Hacı Ârif Efendi” olarak anılmıştır.554
Muhammed Ârif Çelebi; Mevlevîliğin yayılmaya devam ettiği bir zamânda postnişînlik vazîfesinde bulunmuştur.555 Ayrıca, Muhammed Ârif Çelebi’nin postnişînliği zamânında, Konya Mevlânâ Dergâhı’nın bitişiğindeki Sultan Veled Medresesi tâmir edilmiş ve büyütülerek, Hz. Mevlânâ evlâdının tahsil göreceği bir özel bir okul hâline getirilmiştir.556
Çelebilik makāmında bulunduğu zaman birçok önemli isim kendisine intisâb ettiği, bunlardan Sadrazam Hekimoğlu Ali Paşa’nın (ö. 1171/1758),557 Muhammed Ârif Çelebi’nin kendisine sikke tekbirlemiş olmasıyla iftihar ettiği rivâyet edilir.558
Sefîne’nin rivâyetine göre; 1157 h./1744 m. senesinde Muhammed Ârif Çelebi, “Bundan böyle bütün dostların zevk u safâsı artacaktır. Çünkü düşmanlar kahrolmuştur. Kendini göstermenin, şöhretli davranmanın cezâsı kendini göstermiştir. Yolda olan yılan da yaklaşmaktadır” buyurarak vefâtının yaklaştığını haber vermiş ve 35-36 yıl postnişînlik vazîfesinde bulunduktan sonra, 1158-9 h./1746 m. senesinde de oğlu II. Ebûbekir Çelebi’yi (ö. 1198 h./1785 m.) postnişîn tâyin etmiş; 3 gün sonrasında da vefat ederek Mevlânâ Dergâhı’na defnedilmiştir.559
551 Sahîh Ahmed Dede, a.g.e., s. 316; Târîhçe-i Aktâb’da Muhammed Ârif Çelebi’nin doğumuyla ilgili;
Muhammed Ârif-i râbî’ Efendi
Ki bin doksanla altı güne geldi
Hafîdidir cenâb-ı Bostân’ın
Otuzbeş yıl meşîhat postu ânın
(Târîhçe-i Aktâb, s. 10)
552 Mustafa Sâkıb Dede, a.g.e., c. I, s. 200-201
553 Muhammed Ârif Çelebi’nin başkalarının kendisinden ricâcı tavırları karşısında ise; “Zamânı nefsin işlerine tahsîs etmek; başkalarının işleriyle umûmîleştirmekten evlâdır” buyurduğu ve insanların bu konudaki temâyüllerine karşı tavrını belirttiği rivâyet edilir.
(Mustafa Sâkıb Dede, a.g.e., c. I, s. 201)
554 Sefîne müellifi Mustafa Sâkıb Dede, Sefîne’nin kaleme alındığı zamanda IV. Muhammed Ârif Çelebi’nin postnişîn olduğunu kaydetmektedir.
(Mustafa Sâkıb Dede, a.g.e., c. I, s. 122; Esrâr Dede, a.g.e., s. 338)
555 Bu dönemde, bâzı yeni tesîs edilen mevlevîhâneler bulunduğu bilgisine ulaştık, ancak hangileri olduğunu tesbit edemedik. Muhammed Ârif Çelebi zamân-ı meşîhatinde hilâfetnâme alan postnişînler hakkında bilgi vermek gerekirse; bunlar arasında Yenikapı Mevlevîhânesi şeyhlerinden Peçevî/Ârifî Ahmed Dede (ö. 1137 h./1724 m.) (İhtifâlci Mehmed Ziyâ Bey, Peçevî/Ârifî Ahmed Dede’nin Sadreddin Çelebi’nin hilâfetnâmesiyle Yenikapı’ya postnişîn tâyin edildiğini kaydetse, Ahmed Dede’nin hilâfetnâme aldığı 1126 h./1714 m. târihinde IV. Muhammed Ârif Çelebi postnişîn bulunmaktadır), Konevî Mesnevîhan Mehmed Dede (ö. 1138 h./1725 m.), Safî Mûsâ Dede (ö. 1157 h./1744 m.), Köçek/Küçük Mehmed Dede (1159 h./1746 m.); Galata Mevlevîhânesi şeyhi Nâyî Osman Dede’nin (ö. 1142 h./1729 m.) oğlu Sırrî Abdülbâki Dede (ö. 1164 h./1750); Tavşanlı Mevlevîhânesi şeyhi Esîf Sıdkî Dede’nin (ö. 1145 h./1732 m.) yerine 12 yaşlarındaki oğlu Abdülhafîz Dede; Kütahya Ergūniyye Mevlevîhânesi şeyhi Mustafa Sâkıb Dede’nin (ö. 1147 h./1735-6 m.) yerine oğlu Ahmed Hâlis Dede (ö. 1191 h./1777 m.) sayılabilir. Ayrıca, Mecmûatü’t-Tevârîhi’l-Mevleviyye müellifi Sahîh Ahmed Dede de (ö. 1229 h./1813 m.), babasının doğumundan önce kendisini Hz. Mevlânâ hizmetine nezretmesi sebebiyle henüz 22 aylıkken Muhammed Ârif Çelebi tarafından tekbirlenen sikkeyi giymiştir.
(Sahîh Ahmed Dede, a.g.e., s. 325, 327-330, 332; İhtifâlci Mehmed Ziyâ, Merâkiz-i Mühimme-i Mevleviyye’den Yenikapı Mevlevîhânesi, s. 134, 136, 138, 142)
556 Muslu, Osmanlı Toplumunda Tasavvuf, s. 317
557 Kaynaklarda Hekimoğlu Ali Paşa’nın tasavvufî şahsiyeti ile ilgili bir bilgiye rastlamadık.
(Hekimoğlu Ali Paşa ile ilgili olarak bkz: Aktepe, Münir, “Hekimoğlu Ali Paşa”, DİA, c. XVII, s. 166-168)
558 Esrâr Dede, a.g.e., s. 338
559 Sefîne’de, Muhammed Ârif Çelebi’nin vefâtıyla ilgili bilgi bulunmaktadır. Ancak, Çelebi’nin vefat târihi olan 1158-9 h./1746 m.’de Mustafa Sâkıb Dede’nin ber-hayât olması mümkün değildir. Mustafa Sâkıb Dede’nin vefat târihi 1147 h./1735-6 m. olduğundan, bu bilginin, Mustafa Sâkıb Dede’nin ardından büyük bir ihtimâlle Kütahya Ergūniye Mevlevîhânesi şeyhi olan oğlu Ahmed Hâlis Dede (ö. 1191 h./1777 m.) tarafından ilâve edildiği kanâatini taşımaktayız.
(Mustafa Sâkıb Dede, a.g.e., c. I, s. 203; Esrâr Dede, a.g.e., s. 338; Târîhçe-i Aktâb’da Muhammed Ârif Çelebi’nin vefâtıyla ilgili;
Olunca binyüz elli hem dokuz sâl
Cânâna gitdi bâ iclâl ü ikbâl
(Târîhçe-i Aktâb, s. 10)