Bu makale şunu açıklayacaktır:
Bu âlem, her şeyi Allah’tan bilenler için hidayet ve vuslat vesilesi, Hak’tan bilmeyenler için dalalet ve ayrılık sebebidir. Kıptîlerin ağzında kan, Sebtîlerin ağzında su olan Nil suyu gibi. Kuranı Kerim’de bazı kavimler hakkında “yudıllu bihî kesîran ve yehdî bihî kesîrâ”1 buyrulur.
640
Dünyanın ziyneti, halk için ayrılığı getiren şeyler, seçkinler için yakınlık ve kavuşma sebebidir. Bu cihan, gafiller üzerine çekilmiş bir perdedir. Fakat akıllılar için böyle değildir. Akıllılar, dünya vasıtasıyla her an o güzel yüze ererler. Bu sözü can kulağıyla dinle!
Tâ ki uyanıklığın artsın da yeni yeni ve perdesiz vuslata kavuş! Hak Teâlâ Kitab-ı Mecid’inde buyurmadı mı ki: “Nil suyu Kıptîlere kan, Sebtîlere su olur.”
645
Bu fayda suya mahsus değil, ekmekte de, ette de vardır. Cisimlerde, bitkilerde, hayatta, ölümde de vardır. Malzemede, ev eşyasında, erkekte, kadında vardır. Belki bütün varlıklarda vardır. Gözün varsa aç da gör! Kuranı Kerim delalet ediyor ki:
Birine zahmet, eziyet ve elem olan, diğeri için şifadır.
650
Dünya, birini yoldan çıkarır, diğerini visale erdirir. Engin yüksek, hayır şer elhasıl her şey herkese başka başka tesir eder. Bir dost ile bir düşman, bakarsın biri dünyadan faydalanmış deniz gibi dalgalanıyor, öteki bir testi su gibi kalmış.
Biri boncuk gibi kıymetsiz ve biri mücevhere layık inci, biri zehir gibi acı, öteki şeker gibi tatlı. Biri Şah-ı Resul gibi Nebi-i Zişan, diğeri Ebu Cehil gibi baştanbaşa azgınlık.
655
Biri Mevlana gibi evliyaların sevgilisi, diğeri din düşmanı eşkıyalarla omuzdaş, biri gönlün sahibi ve yâr, diğeri yılandan da beter yabancı.
(SAYFA 30) Sen Hakk’a âşık ol, cahiller gibi korkak olma, bu meydanda cesaretle at sür! Hayâsız, cüretkâr ayyaşların huzurunda tilki gibi yaltaklanma! Arslan gibi ileri atıl! Hüda âşkında zevk ve sefana bak, ömrünü boşa geçirme, haydi! Kendine gel!
660
Mert gibi mertler sırasına gir, tâ ki güneş gibi felek atına süvari olasın! Yârin aşkında yabancıyı terk et, tâ ki canan tarafında olan güzel diyarı göresin. O, canlara can katan sevinç diyarını ki kapısının önünde cennet gibi kevserler akar.
O diyarda ne duvar var, ne tavan. Orada her istediğini, derhâl bulursun. Böyle daha nice yüz bin lütuflar görürsün.
Hakir bir diken de olsan gül olursun.
665
Onların himmeti seni diriltir, bu topraktan vücuda ihtiyacın kalmaz. Uyuz kimselerle sohbet edersen, sen de uyuz olursun.
Kâfirlerin sohbeti seni de dinsiz eder. Eğer gıdanı özden (içten) alırsan öz olursun. Haydi, öyleyse iyilere katıl da sen de iyi ol! Hayırdan, şerden; kârdan, zarardan hangisini istersen, onu bulursun! Ekmeğe talipsen ekmeksin, cana talip isen cansın!
Notlar
- Bakara suresi 2/26 Allah, bir sivrisineği, ondan daha da ötesi bir varlığı örnek olarak vermekten çekinmez. İman edenler onun, Rablerinden (gelen) bir gerçek olduğunu bilirler. Küfre saplananlar ise, “Allah, örnek olarak bununla neyi kastetmiştir?” derler. (Allah) onunla birçoklarını saptırır, birçoklarını da doğru yola iletir. Onunla ancak fasıkları saptırır.