Konya’da Mevlânâ Dergâhının Arşivi

A+
A-

Konya’da Mevlânâ Dergâhının Arşivi

Abdülbâki Gölpınarlı

Doğunun büyük’dehâsı Mevlânâ Celâleddin Muhammed’in, hicri 672 yılında (1273) ebedîlik âlemine göçüşünden sonra merkadinin üstüne bir türbe yapılmış, oğlu Sultan Veled (ölm. 712. H. 1312) bu türbeye vakıflar sağlamış, onun oğlu Ulu Arif Çelebi (ölm. 719. H. 1320), türbeye, her halde türbe yanındaki eve nakletmiş, ondan sonraki Çelebiler, artık kurulmuş olan Mevlânâ Dergâhında otur­maya koyulmuşlardı. Gün geçtikçe vakıfları çoğalan bu dergâh, müzik, raks ve şiir gibi estetiğin üç ana unsurunu dînî bir hale ge­tirerek bir yandan vecde ve aşka dayanarak elit zümreye, bir yandan gene bu unsurlarla, fakat daha fazla dînî müsamahasiyle halk top­luluğuna huzur kaynağı olan Mevlevîliğin merkezi olmuştu. Böyle bir yerin arşivi, bir tarih hâzinesi olmalıydı. Bu arşiv, hem Mevle­vîlik tarihini aydınlatacaktı, bu yüzden de Selçuklular – Osman- oğulları devirlerindeki dînî hareketleri belirtecekti. Aynı zamanda vakıf dolayısiyle İktisadî tarihimize yardımcı olacaktı; böyle ol­ması gerekirdi,

Konya’da, bu tarih hâzinesi, önümüze serildi. Müzenin kıskanç müdür muavininin dedikleri doğru ise bütün arşiv, zarflara konan, üstlerine, zarfların muhtevaları yazılan bir küçük yığından ibaret. Bunların hepsini ayrı – ayrı inceledik. Esefle söyleyelim ki içlerinde eski devirlere ait olanları pek az. İhtimal birinci Ebû Bekir Çele- bi’yle (ölm. 1048. H. 1638) ikinci Ebû. Bekir Çelebi’nin (ölm. 1200. H. 1785) sürülmeleri sıralarında, İstanbul’a yollanıp sattırıldığı söy­lenen kitaplar arasında satıldı – atıldı, yok olup gitti. Belki dergâh, müze olduktan sonra, belki daha önceleri, zaman – zaman, lüzumsuz yer kaplıyor diye atıldı. Hâsılı bugün elimizde, çoğu vakıf dedi – kodularına, post dâvalarına âit 108 zarflık bir arşiv var; âşağı-yu- karı yedi asırlık dergâhın arşivi bu yüz sekiz zarfın içindeki kâğıt­lardan ibaret. Yalnız şu da muhakkak ki vesikanın Önemsizi olmaz. Bugün önemsiz görünen bir vesika, yüz yıl sonra bu günün bir nok­tasını aydınlatabilir.. Biz, bu düşünceyle, Mevlânâ arşivindeki zarf­ların muhtevalarını, hülâsa yollu bildirerek bunları, herhangi bir maksatla incelemek isteyenlere kılavuzluk ediyoruz :

  1. Konya’da I, Alâaddin Keykubad Dârüşşifasma ait III. Se- lim’in 1280 (1863) tarihli fermanı. Alâaddin camiiyle dârüşşifası vakfından cami hatipliğine, vâizliğine vazifeler tâyinine dair vesi­kalar; bu vakfa bağlı köylerin adları.
  2. Seyyid İsâ oğlu Seyyid İbrahim’e, Sultan Selim müderrisi nakibüleşraf tarafından verilen .998 tarihli (1589 -1590) bir siya- det – nâme.
  3. İsrâîloğlu Şeyh Mûsâ’ya, 858 de (1454), evlâdiye olarak bâzı araz’nin vakfı (şahitler arasında Pır Esed Hasbeki adlı birisi de var. Mevlânâ’nm dîvânında, bir şiirde de «Hasbek» adı geçer. Herhalde Hasbek, Beylerbeyi gibi bir rütbe olacak).
  4. Midilli Mevlevi Şeyhi Abdülkadir Dede tarafından, Mevlânâ türbesinde ikişer cüz’ Kur’an okunmak üzere yetmiş iki zeytin ağa­cının ve bir miktar paranın vakfedildiğine dair vakfiye. 1273 de (1856) Sultan Abdülmecid tarafından tescil edilmiştir.
  5. Belviran kazasında arazi vakf edildiğine, türbedeki kandil­lere yağ bedeli gönderilmesine ve vakfın idare şekline âit 841 ta­rihli (1437) yazılar.
  6. Gasbedilen Soğla köylerinin, eskiden olduğu gibi Mevlânâ Dergâhına iadesi için II. Mustafa’nın Konya Kadısına 1111 (1699) tarihli fermanı l[1]].
  7. Salurlar, Kargın ve Soğla evkafının İâdesi için 1173 tarihli (1759) muâraza-i ş’er’iyye ilâmı.
  8. Ulu Arif Çelebi zamanında Germiyan Beyi Yâkub Han ibni Germiyan Alişîr’in Afyonkarahisarmda vakfettiği geniş arazinin, şahitlerle Mevlânâ Dergâhına aidiyetine ait 795 tarihli (1383) ilâ­mın sureti. Suret, İstanbul’dan veriliyor. Rumeli Kazaskeri Arif Abdülbâki Efendinin (ölm. 1125, H, 1713) yazısını, Rumeli ve Ana­dolu Kazaskerlerinin imzalarını hâvi.
  9. Sultan Mehmed Reşad zamanına ait Mevlânâ Dergâhının su plânı (Dergâha ve şuabâtına font borularla nakl ve isâle edile­cek suya ait plânın makta’-ı tûlânîsi. 22 nisan 1328 tarihli).
  10. Valide Sultan Kethüdası ve Darphane-i Âmire Emîni Ka- pıcıbaşılardan Yusuf Ağa’nın cami, kütüphane, mektep ve çeşme­sine ait vakıf-nâme. II. Mahmud zamanında, 24 Ramazan 1231 ta­rihli (1816).

Bu zarfta, bu vakıf-nâmeden başka şunlar da var :

Abdülmecid’in, Girid’e bağlı Hanya sancağının Sibniye nahiye­sinin Istanifo karyesinde Kapıcıbaşı, Valide Kethüdası Yusuf Ağa­nın cami, mektep ve Hanya’da çeşme ve Konya’da kütüphane vak­fının tevliyetinin Çelebilere ait olduğuna dair 1257 tarihli (1841) müceddeden verilen ferman,

22 Şevval 1280 de (1864) Abdülâziz’in, tecdîden verdiği ferman,

Gene Abdülâziz’e ait aynı ferman ve başka bir ferman. Bu son ferman, Ism-i Celâl sonunda vâkıfı hayır dua ile anmak şartiyle ve Said Hemdem Çelebi’nin vefatı üzerine (1275. H. 1858) oğlu Mah­mud Sadreddin Çelebi’ye (ölm. 1299. H. 1881) veriliyor.

  1. Sultan Alâaddin vakfının, Seyyid Osman oğulları Seyyid Muhammed ve Seyyid Ahmed’e aidiyetine dair 1280 de (1863) tec- diden verilen berât (iki tane).
  2. Karamanoğlu Hazinedarı Yusuf Ağanın Dârülhuffâzı vak­fına dair 1279 da (1862) Abdülâziz tarafından tecdiden verilen fer­man (beş tane).
  3. Karamanoğlu İbrahim Bey vakfından İplikıçi ve Sâhib- Atâ camileri vaizliği, Karamanoğlu İbrahim Bey mescidi vakfından Yâsîn-hanlık, cüz’-hanlık fermanları. Abdülâziz ve Abdüîhamid za­manlarında ve 1280, 1283, 1294, 1300 tarihlerini taşıyan (1863, 1866, 1877, 1882) yedi ferman.
  4. Mevlânâ evkafına ait ve çeşitli vazifeler tevcihine, Çele­biler mescidine imam tayinine v.s. dair 1190, 1226, 1233, 1240, 1249, 1251, 1255 târihlerini taşıyan (1811, 1817, 1824, 1833, 1835, 1839) ve tecdîden verilen fermanlar.
  5. Veled Çelebi’nin Konya’da Mevlânâ Dergâhına post-nişîn tayin edilmesi dolayısiyle bu işde hizmeti geçen Konya Mebusu Veh­bi, Salim ve Mehmed Emin Efendilere, başta Âmil Çelebi (ölm. 1339. H. 1920) olduğu halde yedi Çelebiyle Mehmed Şemşeddin, Mehmed Sıtkı ve Mehmed Ziya adlı üç kişinin mühürlerini taşıyan teşekkür mektubu. Bu mektupta mührü olan Mehmed Sıtkı, 1933 de vefat eden Mesnevî-han ve Sultan Selim Camii hatibi Filibeli Sıtkı Dede­dir. Mehmed Ziya da 1927 de vefat eden İhtifalci Ziya Beydir.
  6. Karatây-ı Sagıyr medresesi müderrisliğinin Hemdem Çe­lebi’ye tevcihine dair II. Mahmuden 1210 tarihli (1795) fermaniyle Abdülmecid’in, 28 Zilka’de 1255 de (1840) tecdîden verdiği ferman ve aynı müderrisliğin, Sadreddin Çelebi’nin yerine geçen kardeşi İbrahim Fahreddin Çelebi’ye (ölm. 1299. H, 1881) tevcihine dair Sultan Abdülhamid’in 6 Şâban 1299 tarihli (1882) fermanı.
  7. İstanbul’da, Vezîr-i A’zam Gaazı Murad Paşa (ölm. 1020. H. 1611) evkafından Konya’da, türbede yevmî altı akçaya muta­sarrıf Şeyh Mehmed Said Hemdem Çelebi’nin vefatı üzerine bu ci­hetin, oğlu Mahmud Sadreddin Çelebi’ye tevcihine dair 1278 tarihli (1861) ferman.
  8. Şeyh Mehmed Arif Çelebi (ölm. 1159. H. 1746) zamanın­da, Mevlânâ türbesiyle medrese ve camimdeki vazifeler. Bu vesika, hem mevlevîlik tarihi, hem evkaf tarihi bakımından değerli bulun­duğundan adları hazfederek özetini vermeyi faydalı bulduk :

«Cemâat-i vazîfe-hârân-ı hıdemât-ı evkaaf-ı şerif-i Âstâne-i Hazret-i Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî kaddesallahu sırruhul azîz der Konya an cemâat-i hademe-i medrese ve câmi’-i şerif»

Dergâhta :

«Müderris, muîd, imâm, şeyh, müderris-i Mesnevi, Mesnevî- han, müezzin, emîn-i çerâgî, çerâgî, pâsban, ferrâş, hanende, na’at- han, şâgird-i Mesnevi, hâfız-ı kütüp, aşir-han, bevvâb, semâ’zen, buhûrî, külâh-dûz, bekçî-i türbe, destârî, ferrâş-ı halâ, mirkaatî, Feth-han, tâlı-i âyet-i şerif (böyle) der yevm-i mukaabele, İhlâshan, vaiz, eczâ-hanlar, devr-hanlar.»

Câmide :

«Hatîb, imâm-ı evvel, imâm-ı sânî, ser-mahfil, müezzin, devr- han, muarrif, muvakkit, ferrâş, sırâcî, kayyım, mirkaatî, temeîd- han, bevvâb-ı tâb-hâne, mushaf-hân-ı türbe, türbedâr, tâlı-i Kur’an-ı Azîm, bâğban.»

«An cemâat-i hademe-i Mevlevî-hâne :

Reîs-i nây-zen, deffaf, nâyî, dümbelek-zen, duacı ba’dessemâ’.

Hademe-i matbah :

Vekîi-i hare, kâtib-i kilâr, kilârî, anbârî, tabbâh, nakıyb-i nan, mühürdar, kendüm-kûb, emîn-i kurban, ferrâş, bevvâb-ı matbah, nakıyb-i aş, mi’mâr-ı evkaaf, keyyâl, habbâz, balta-keg-i heyme.»

  1. Ahmed’in mîrî suyuna ait 1134 tarihli (1721) fermanı.
  2. Şems-i Tebrîzî Dergâhı vakfından Kuşdoğan denen Sök­men mezraası mahsulüne ait Cüz*-han, Feth-han ve En’âm-han va­zifeleri berâtı. Tecdîden Abdülâziz zamanında, 20 Receb 1279 tari­hinde (1862) verilmiş. Bu berâttan iki suret var.

Ayrıca bu zarfta, İshak Bey vakfından ve 1279 da tecdîden ve­rilen, Şems türbesinde cüz’-hanlık berâtı ve bu berâtın bir sureti daha var.   *

  1. Sadr-ı esbak Pîr Mehmed Paşa (ölm. 939. H. 1532) zâvi- yesi evkafına ait mütevelli, câbî ve kâtip ihtilâflarım bildiren, vilâ­yete, evkafa yazılan istidalar, halkın mazbataları, Meclis-i Meb’u- sana, Müfettişliğe, Meşihate gönderilen yazıların müsvedde ye su­retleri. Yazılar 1277-1279 tarihlidir (1862-1864).
  2. Turgut oğlu Ahmed Bey vakfına ait Abdülâziz tarafından 1279 da tecdîden verilen berât. Sultan Hatun, Bağdad Hatun, Nefise Hatun ve evlâd-ı Turgud oğlu Hüseyin Bey Dârülhıffazı vakfına ait ve 1279 da tecdîden verilen berât.
  3. Keykâvus kızı Fâtıma Hatun vakfının Sahra nahiyesinin Sarıoğlan mezraasına ait ve 1279 da tecdîden verilmiş berât.

Çelebi Efendinin büyük kardeşi Celâleddin Çelebi’nin kızı Le- bibe Hanım’a, kayd-ı hayat gartiyle, ayda yüz altmış kuruş maaş tahsisine ait 1280 tarihli (1863) berât.

  1. Hacı Yusuf oğlu Seyyid Ahmed’e, Sadreddîn-i Konevî vak­fından hisse verildiğine dair 1279 da tecdîden verilen berât.

Selanik’de Seyfullah Dede Mevlevîhanesi diye meşhur olan Mevlevîhaneye, Şeyh Yusuf Dede’nin, erkek evlâd bırakmadan ve­fatı dolayısiyle daha önce Şeyh Osman Dede’nin oğlu Yahya Efen­di/ ehliyetini isbat edinceyedek Mehmed Salâhaddin Dede’nin vekâ­let etmesine dair tamamlanmamış bir icâzet-nâme müsveddesi,

  1. Çelebilerden Abdurrahman Çelebi’nin vefatı üzerine Ha- remeyn-i Şerîfeyn Nâzın Begîr Ağanın (ölm. 1159, H. 1746) arziyle oğulları Seyyid Ebû Bekir, Seyyid Ahmed ve Seyyid Âbidîn hisse­lerinin tevcihine ait III. Mustafa tarafından 5 Cümâdelûlâ 1173 de (1759) verilen berât.

Derviş Ebû Bekir ve Derviş Mustafa oğlu Derviş Mehmed’in matbaha ferrâş, ,Karaarslan, KaragÖl ve Ağalos köylerine key- yâl olarak tayinlerine dair I. Abdülhamid tarafından 18 Muharrem 1189 da (1775) verilen berât.

  1. Konya’da Kamerveş Hâtûn’a ihsan edilen paranın, Mes- nevî-han tarafından zaptına binaen müdahalenin men’ine dair Mah- mud tarafından 1233 de (1817) verilen ferman.
  2. Mehmed Zeynel-Âbidîn Çelebi’ye, II. Mahmud tarafından, İstanbul emtia gümrüğü malından verilen yevmiye yüz yirmi sağ akçanm, eskiden olduğu gibi verilmesi için 1256 da (1834) tecdîden verilen berât.

Mevlânâ evkafı mahsulünden merhum Sultan Süleyman (Selim) Câmiinde Dürer-hanlık ve eibâyet cihetlerinin Seyyid Mehmed ve Seyyid Zeynel-Âbidîn Çelebilere 1256 da (1834) tevcihine dair tec­dîden verilen berât.

Konya’da Şâdî Bey vakfının cibâyetinin Seyyid Mehmed Beh­çet ve Seyyid Ali Rıza Çelebilere tevcihine dair 26 Recep 1282 de (1865) Abdülâziz tarafından tecdîden verilen berât.

  1. Haremeyn-i Şerîfeyn Evkafı Nâzın Hacı Cevher Ağanın (ölm. 1304, H. 1886) Sultan Selim şadırvanı evkafından yevmî dört akça vazifeyle tevliyetinin Seyyid Ahmed Çelebî’ye tevcihine dair 5 Zilhicce 1294 de (1877) II. Abdülhamid tarafından verilen berât.
  2. Mevlânâ’mn, «hutût-ı atıyka ile muharrer ve tekmîlen mü- celled, «Divân-ı Kebîr» inin, Çelebi’nin müsaadesiyle ve altı ay müd­detle, Afyonkarahisar’a götürmek üzere, hâfız-ı kütüp Rıza Dede­den alındığına ve bu müddet bitince iade edileceğine dair Afyon- karahisar Dergâhı şeyhi ibni Mevlânâ Celâleddîn’in mührıyle mü­hürlenmiş ve 27 Rebiulevvel 1312 (1894) tarihli senet (esefle söy- liyelim ki bu çok değerli olduğunu ağızdan-ağıza duyduğumuz Dî­vân, Kûrahisar Mevlevîhanesi yangınında yanmıştır).
  3. Refik Mehmed Efendinin (ölm. 1288, H. 1871) Şeyh-ül- islâm oluşunu tebrik eden Çelebi’ye, mezkûr Şeyh-ül-islâm tarafın­dan gönderilen ve 21 Ramazan 1273 tarihini taşıyan (1867) teşek­kür mektubu.
  4. Hüseyin Çelebinin (ölm. 1077. H. 1666) Soğla suyunu kes­mesi üzerine civar köylülerin şikâyeti sonunda Çelebinin emirleri göstermesi ve işin Padişaha arzı. Bunun sonucunda da bir bahş su­yun köylülere verilmesi şârtiyle 1044 de (1634), Anadolu ve Rumeli Kazaskerlerinin mühürleri de bulunan bir temessükün Çelebi’ye ve­rilmesi.

Kalaycı Sağır diye meşhur Konya’lı Abdullah oğlu Mehmed Beşe’iıin Meram bahçesi yakınında Sahra Yöresi denen yerdeki ba­ğını, tarlasını ve liva hakkını Konya’lı Hacı İsmail’e sattığına dair 7 Cümâdelûlâ 1207 tarihli (1792) temessük.

  1. Konya’da Selimiye camii yakınlarındaki küçük hanın, mi­rasçıların muvafakatiyle, Hacı Mehmed Çelebi’ye (ölm. 1231, H. 1815) sattığına, onun da dükkânlar ilâvesiyle dergâha vakfettiğine dair 1217 Cümâdelûlâ evâili tarihli (1802) ve «Al-fakıyr Osman Hidâyet min sülâleti Hazret-i Mevlânâ al mütevelli bi vakf-il mez- bûr» imzalı temessük,

Türbe-i Celâliyye mahallâtmdan Cevar mahallesinde oturan Mesnevî-han Seyyid Süleyman Efendi ibni Mesnevî-han Alî Efendi­nin tereke defteri (eski, fakat tarih yok. XVIII’ yüzyıla ait olsa gerek).

  1. Konya’ya tâbi Beyşehri Mevlevîhanesine ait evrak (koca bir tomar meydana getiren bu kâğıtların hepsinde de vakıf kavga­ları yazılı. Şeyh Mehmed Ârif’in mektuplarından, bu dergâhta, Ce- maleddîn-i Kalender adlı bir zatın medfun olduğunu da anlıyoruz).
  2. Mevlânâ Dergâhı evkafına bağlı köylerin âşar muamele­leri. 1327 -1330 rûmî yıllarına ait.
  3. Evkaaf-ı Celâliyyeye bağlı köylerin ağnam rüsumundan affına dair Dahiliye Nezaretinden Çelebi’ye, «Ol bâbda emrü irâde hazreti men lehül emrindir» cümlesiyle biten ve 7 Ramazan 1279 tarihini (1863) ve «Al Seyyid Muhammed Sa’d-al dîn» mührünü hâvi olan tahrirat.

22 Cümâdelâhıra 1327 ve 27 Haziran 1325 tarihli (1909) ve Çelebi’nin, 12 Şubat 1324 de Konya Vilâyetine, taâmiyenin kâfi gel­mediği arzına karşılık, idâre-i maslahat edilmesini bildiren yazı su­reti, Konya vilâyetinden Gurre-i Receb 1327 ve 5 Temmuz 1325 ta­rihiyle (1909) ve «Ol bâbda emr ü irâde efendim hazretlerinindir» cümlesiyle biten hâşiyeyle Çelebi’ye arzediliyor.

Konya’da Kapı camiine, Hüseyin Çelebi’nin han, kahvehane, dükkânlar vesaireyi, tevliyeti evlâdiye olmak şartiyle vakfettiğine ve hademe-i hayrât maâşlarına dair «Babalık» gazetesindeki yazı. 30 Cümâdelûlâ 1332, dördüncü sene, No. 248 ve 13 Nisan İ330, 26 Nisan efrenci 1914 de vakfiyye neşrediliyor. Aynı nüshada cülûs merasimi münasebetiyle protokol da neşrediliyor. Başta Ahz-i As­ker Kalemi Reisi, sonra muvazzaf ve mütekaid ümera ve zabitan, asker ve jandarma heyeti, ikinci olarak da Çelebi Efendi ve Dergâh Erkânı geliyor.

  1. Evkaaf-ı Celâliyyeye ait Konya’daki köyler, tarlalar ve yerler hakkında Rûmî 1330 tarihli defter, Samsun Mevlevîhanesi- nin tevliyeti hakkında berât ve buna dair 1329 rûmiye Şûray-ı Dev­let kararı.
  2. Konya Sultan Selim vakfından Şems türbedârma ve der­gâhına taâmiye berâtları (1279 ve 1281 Hicrî tarihli).

Ser-tarıyk maâşma ait 1279 tarihli üç berât.

Kudüs Dergâhına ait 1280 Hicrî tarihli taâmiye fermanı.

Konya’da dervişlere taâmiye tahsisine âit 1280 tarihli iki berât.

  1. Tavşanlı Mevlevîhanesi şeyhi Şeyh İbrahim’e ve Şeyh Ah- med’e, Mevlevihane taâmiyesine ait Abdülmecid tarafından 1255 de (1839) verilen berât. Aynı tarihte gene tecdîden verilmiştir.
  2. Konya’da Dergâh Zâbıtânmm [[2]], Çelebi tarafından inha olunmasına dair 1267 (1850) ve 1277 tarihli (1860) iki ferman.

Dergâh müezzinine ait ve 1266 (1849) tarihli berât.

Dergâh şeyhine, türbedara, Mesnevî-hana tecdîden verilen 1257 (1841) tarihli berât.

  1. Afyonkarahisar Dergâhının son yıllara ait (Rumî 1334- 1338) ir ad ve masraf defterleri.
  2. Mustafa’nın 28 Rebiülevvel 1162 de (1748) Soğla’ya tecavüzün men’i hakkmdaki fermanı.
  3. Mustafa Necifo Çelebi’ye duâ-gûluk, cüz’-hanlık ve maaş berâtları (üç tane; üçü de 1280 tarihli).

İstanbul’da Murad Paşa vakfından, 1281 tarihli sabun ve kahve berâtı.

Saffet Çelebi’ye (Ölm. 1305, H. 1887) Kapı camii imamlığının tevcihine dair 1277 tarihli (1860) ferman.

Gene Saffet Çelebi’ye Murad Paşa vakfından, duâ-gûluk tevci­hine ait 1255 tarihli (1839) ferman.

  1. Lârende (Karaman) mukataasmdan, Mevlânâ Dergâhına 1280 tarihinde sarık parası fermanı.

Konya’da Şâdi Bey vakfından, Dergâha cüz’-hanlık tevcihine ait 1280 tarihli ferman.

1230 tarihli (1814), gene sarık parası fermanı.

  1. Çelebiler camii tevliyetine dair 1257 tarihli (1841) berât.

Haremeyn vakfından, Âbid Çelebi’ye duâ-gûluk verildiğine dair 1257 tarihli (1841) ferman.

Gene, aynı vakıftan ayın zâta, 1260 tarihli (1844) ferman.

Abdülvâhid Çelebi’ye (ölm. 1325. H. 1907) Mekke ve Medine ferâşst-i şerif esi verildiğine dair 1300 tarihli (1882) ferman.

  1. Kayseri’de Bayram Pasa’ıım (ölm. 1048. H. 1638) yaptır­dığı Mevlevihane şeyhi ve mütevellisi Mehmed Dede’nin icara ver­diği dükkânların icar bedellerinin ecr-i mesil olması hakkında 1208 tarihli (1793) meal bakımından pek şiddetli bir ferman.

Evkaaf-ı Celâliyye köylerine dair 1248 tarihli (1832) ferman.

Dergâhın, Yavuz Selim (ölm. 926. H. 1520) tarafından yaptı­rılan şadırvan meşrutasma ait 1248 tarihli ferman.

  1. Şadırvan ve duâ-gûluk hakkında 1234 tarihli (1818) iki ferman ve berât.
  2. Bosnasaray Şeyhi Ruhi Dede’nin uygunsuz hareketlerini anlatan ve bir şeyh gönderilmesini isteyen, 7 Rebiülevvel 1330 ta­rihli (1912) ve sekiz imzalı bir arîza.

İpek Mevlevîhanesi şeyhi İsmail Dede’nin mektupları (21 Kâ­nunusâni 1327 tarihli bir mektupta, Dergâhın, iki yüz yıl önce Hü- daverdi Paşa (ölm, 1183. H. 1769) tarafından yaptırıldığı, kendi atalarından Hacı, Mustafa, Abdurrahman ve Haeı Salih Dedelerin şeyhlik ettikleri bildiriliyor.    ı

Denizli Mevlevîhanesine ait 26 Mayıs 1324 tarihli berât sureti.

Yozgad Şeyhi Salih Dede’nin, Dergâhın 10 Eylül 1312 de Yoz- gad ahalisinden ve Cami-i Kebîr ferrâşlarmdan Mehmed îzzî Efendi tarafından yaptırıldığına dair 16 Kânunusani 1327 tarihli mektubu.

Kargın’daki vakıf araziye ait mütevellinin, 5 Kânunuevvel 1314 tarihli arîzası.

Üsküdar Mevlevîhanesinin son şeyhi Ahmed Remzi Dede (ölm. 1366. H. 1946) tarafından, Kudüs Mevlevîhanesinden gönderilen mektuplar, varidatı bildiren bir liste. 25 Kânunuevvel 1327 tarihli bir mektubu, Kudüs Dergâhının «Ünşie hâzel makaam-al şerîf-al müsemmâ bi Hânkaah-al Mavlaviyyeti Emîr-al umerâ-al kirâm Gaazî Abû-Sab’în fî seneti 995» kitabesinden anlaşıldığı veçhile Mi­lâdî 1586 -1587 yıllarında yapıldığını bildiriyor. Aynı mektupta, Dergâhta Haşan Dede, Alî Dede ve Dâniş Dede’nin bir türbede med- fun bulundukları da anlatılmış.

Bu zarfta, Çelebilik makamını işgal. edenlerin, Mevlevihane şeyhlerinden her birerine, mektuplarda nasıl hitap edeceklerini, mektup içindeki hitapları ve mektubun nasıl bitirileceğüıi gösteren bir cedvel de var. Bu cedvel, bize yüzyıllar boyunca kökleşen ana­neyi bildirmekle kalmıyor, dergâhlar kapanmadan önceki Mevlevî- hanelerin yerlerini de bildiriyor. Veled Çelebi’nin zamanına ait olan bu cedveldeki Mevİevîhanelerin bulundukları yerleri alfabetik ola­rak bildirmeyi faydalı bulduk :                                                                    –

Amasya, Ankara, Antalya, Antakya, Aydın Güzelhisarı, Aym- tap, Beyşehri, Bilecik, Burdur, Bursa, Çorum, Demirci, Denizli, Edirne, Eğridir, Ermenak, Erzincan, Eskişehir, Gelibolu, Girid, Haleb, İsparta, İpek, İstanbul (Bahariye, Galata, Kasımpaşa, Üs­küdar, Yenikapı), İzmir (İzmir, Bahriye), Kengırı, Karahisar (Af­yon), Karaman, Kastamonu, Kayseri, Kerküt, Niğde, Sakız, Sam­sun, Selânik, Siroz, Sivas, Şam, Tavşanlı, Trablusşam, Tire, Tokat, Ulukışla, Urfa, Üsküp, Yozgad.

Gene aynı zarf içinde, Emvali Gayrinıenkule Kanunu üzerine, İstanbul da Çelebi vekili olan Yenikapı Mevlevîhanesi Şeyhi Abdül­bâki Efendinin (Ölm. 1353. H. 1934), Çelebiye» Selçuklular ve Sul­tan Osman tarafından verilmiş fermanlar varsa tarikatçiye vekâlet verilerek bu fermanlarla gönderilmesi, Hacı Bektaş mütevelli veki­liyle de görüşülmesi hakkında 24 Nisan 1328 tarihli mektubu ve vakfa tecavüzün men’i hakkında 4 Mayıs 1332 tarihli mahkeme ilâ­mı da var.

  1. Çelebi, Ziraat Nezaretiyle muhabere ederek bir motoşar makinesi almış. Benzin ve makinisit de Nezaretten verilmiş: Böyle- ce merkezi Sakyatan köyü civarında Evkaaf-ı Celâliyyeden Balk- luğu denen ve eseri kalmıyan köyde ziraate başlanmış. 8 Teşrini­evvel 1334 de işe başlanmakla beraber köylüler, makineyi taşlamış­lar, makiniste silâh çekmişler. Çelebilik makamının, bütün bunlara ait vilâyete verdiği istid’anm sureti.

Aynı zarfta, 1334 de vakıf arazinin bir anonim şirket tarafın­dan işletilmesine de teşebbüs edildiğine dair vesikalar var. Bu şir­ketin adı, Konya Celâliyye Çiftçi Osmanlı Anonim Şirketi. Serma­yesi 100.000 Lirayı Osmanî. Telgraf adresi: Konya’da Celâliye Çift­çi Şirketi.

Bu şirkete ve evkafa ait bir hayli bilgi var.

  1. Muhtelif Mevlevîhanelerden 1313 Rûmî yılından 1330 yıh- nadek gelen mektuplar.

Çelebilerin kur*adan istisna edilmesine dair 1287-1330 yılları­na ait emirler.

  1. Aydın ve Eğridir Mevlevıhanelerinden Çelebi’ye gönderi­len paralara, Urfa Mevlevîhanesinin yıllık gelir-giderine ait yazılar ve Antalya Mevlevîhanesi meşihati için Hüsameddin ve Said Efen­dilerin, birbirleri aleyhine yazdıkları mektuplar (1326-1329 Rûmî).
  2. Halep Dergâhında Şâtır Mehmed Dede’nin hususî türbede, tekkeyi yaptıran Elvan Paşa’nın hazîresinde de Ahmed, Mustafa ve Mehmed Ali Dede’lerin, Semâ’hanede Abdülganî Dede’nin medfun bulunduğuna dair Haleb Şeyhi, Çelebilerden Mehmed Sa’deddin’in, 5 Kânunuevvel 1327 tarihli mektubu.

Gene 5 Kânunuevvel 1327 tarihini taşıyan bir mektuptan Abdülgani Dede’nin «Durar-al Barzah fî asrârı ahruf-al Matbah» adlı kitabının Konya’ya gönderildiği anlaşılıyor [[3]].

1275 Hicride (1858) tasnif edilen ve 632 sahifelik bir kitap olan bu kitap, adı bakımından insanı aldatıyor; insan, matbah hizmet­lerinden, çile âdabından, bunların mistik telâkkilerinden, gelenek­lerden bahsedilecek sanıyor. Fakat müellif, yalnızca matbahm şere­finden, matbahdaki hizmetin cefre göre, Kur’an’daki harflerle baş­layan yirmi dokuz sûrenin harflerine tatbikinden bahsediyor. Mat­bah ve çile âdâbmdan hiç bahsetmiyor desek caiz.

Bu zarfta şunlar da var :

Sivas Mevlevîhanesine ait 23 Rebiülâhır 1280 tarihli (1863) berâtla 19 Cümâdelûlâ 1284 tarihli (1862) eski ferman sureti.

Sivas Mevlevîhanesinin Rumî 1327 yılı masrafları.

Samsun Mevlevîhanesi Şeyhi Hasib Dede, 14 Kânunuevvel 1327 tarihli mektubiyle Çelebi’ye, Tekkede İsm-i Celâl çektirdiğini, öbür tarikatlerin şeyhlerini dâvet ettiğini, arada bir Îttihâd ü Terakkıy kulübüne gittiğini arzediyor.

Kütahya’ya bağlı Gereği nahiyesine tâbi Bayat köyündeki mezraanın vakfına ait 15 Rebiülâhır 1148 tarihli (1735) berât.

Kütahya sancağında ve nahiyesinde, Ergun Çelebi evkafından Çiftlik, hamam, altı dönüm yer vesaireye ait 15 Şevval 1113 tarihli (1702) berât.

Gene araziye ait 3 Zilka’de 1173 tarihli (1760) berât.

1327 Zilka’de tarihli (1909) i’lâm.

En yenisi 1212 tarihli (1797) altı tane Defter-i Hakanî kayıt sureti;

Aynı zarfta Abdülvahid Çelebi’nin Samsun Mevlevîhanesine Şeyh tayin ettiği Alî Enver Dede’ye, 20 Zilka’de 1321 de (1904) ver­diği icâzet-nâme suretiyle Samsun Mevlevîhanesinin 1327 Ağustos,

Eylül, Teşrin-i-evvel ve Teşrin-i-sânî varidat ve sarfiyatını gösterir cedvel, Samsun ve Bursa Mevlevîhanelerine ait muharrerat, Sivas Mevlevıhanesinin 7 Kânunuevvel 1327 tarihli senevi masarifini muh­tevi bir kâğıt, Samsun Mevlevîhanesine dair yazılar, Bursa Mevle- vîhanesinden şeftali fidanları ve şurup gönderildiğine dair mektup­lar da var.

Ayrıca Celâleddin Ergun Çelebi’den itibaren Kütahya Mevle­vîhanesine şeyh olanların adlarını ve şeyhlik müddetlerini gösteren 22 Kânunuevvel 1327 tarihli ve «Vekıl-i post-nişîn-i Mevlevî-hâne-i Kütahya Haşan Ulviyy-al Mevlevi» tarafından yazılmış mektup var. Bu mektupta, Kütahya Mevlevîhanesini kuran zatın, Sultan Veled dervişlerinden ve Selçuk Beylerinden İmâdeddîn Hezâr-Dînâr olduğu, 700 sularında Kütahya’yı zaptettiği, Ergun Çelebi’nin, Emîr Âlim Çelebi’den terbiye gördüğü, Emîr Vâcid Çelebi’yle sohbet et­tiği, Ergun Çelebi’nin 730 sularında Kütahya’ya gidip dergâhı aç­tığı, vefatında oğlu Bürhaneddin İlyas Çelebi’nin, ondan sonra am­casının oğlu Zeyneddîn Çelebinin şeyh olduğu, sonradan Yakub Çele­binin şehîd edilmesi üzerine tekkede yalnız bir türbedar kaldığı, 950 den sonra Kütahya’da İbrahim, ondan sonra da Mehmed Dede’lerin irşâd makamına geçtikleri yazılı. Mektuba göre 1060 dan 1100 Hic­riye kadar, Konya’da postta bulunan Küçük Ârif Çelebi’nin kızı Mesnevî-han Kâmile Hanımla oğlu Hüseyin Çelebi ve Hacce Fâtıma Hanım taraflarından- idare edilmiş, 1100 tarihinde Hüseyin Çelebi, kızım Sâkıb Dede’ye vernrş ve Sâkıb Dede şeyh olmuş. Aynı mek­tuptan, Sâkıb Dede’nin el yazısiyle yazılmış olan «Sefîne-i Nefîse-i Mevîeviyân» ile oğlu Hâlis Ahmed Dede’nin «Sefine» ye zeyl olarak yazdığı «Tufeyl» adlı eserinin ve Hacce Fâtıma Hanımın divânçesi- nin, Said Hemdem Çelebi zamanında, istinsah edilmek üzere Kon­ya’ya emâneten gönderildiğini, fakat iade edilmeyip Konya’da kal­dığını öğreniyoruz.

  1. 1050 (1640), 1219 (1804) ve 1264 (1847) yıllarına ait An- tep Mevlevîhanesi vakfiyyeleri, meşihat ve tevliyet tevcihleri, Kay­seri Mevlevîhanesi akaarât ve evkafının 1047 tarihli (1637) hüccet suretleri.
  2. Bu zarf, son zamanlara ait yazılarla dolu olmakla beraber Mevlevîlik tarihinin son zamanlarını aydınlatması bakımından pek önemlidir. Bu bakımdan içindekilerin! Özet olarak vermeyi gerekli bulduk ;

Bahariye Mevlevihane’si şeyhi Hüseyin Fahreddin Dede Efen­di’nin vefatı üzerine (1329. H. 1911) yerine oğlu Hasan Nazif Dede­nin şeyh tayin edildiğine, meşihatnâmesinin Yenikapı Şeyhi Abdülbaki Efendi tarafından okunduğuna, mukabeleden sonra Sultan Reşad’m oğlu «Şehzadeler dervişi ve dervişler şehzadesi devletlü Necmeddin Efendi Hazretleri» (Ölm. 1331. H. 1913) tarafından huzura kabul edildiklerine dair Abdülbâki Efendi’nin, 20 Teşrinievvel 1327 tarihli mektubu.

Hüseyin Fahreddin Dede Efendiden inhilâl eden «Makaam-ı Muallâ-yı Hudâvendgârî Kapu Kethudalığına» Abdülbâki Efendi tayin edilmiş; Çelebiye 20 Teşrinievvel 1327 tarihli teşekkür mek­tubu (Bu mektup, gerçekten de dikkati çekiyor. Demek ki Çelebi­lik, makamı, kendisinde manevî bir saltanat olduğunu da iddia et­miş. Bu mânevi kathüdalık ne vakit icad edilmiş; bunu bilmiyoruz).

Musul’da Şems-i Tebriz makaamına Musul’lu Hâfız Osman ta­yin edilmiş (ölm. 1335, H. 1917 den sonra). Âmâlığı dolayısiyle oğ­lu Derviş Ahmed’in mukabele icrasına memur edilmesini rica eden ve 17 Şubat 1327 tarihini taşıyan mektubu ve Abdülbâki Efendi’nin bu mektuba melfuf 15 Nisan 1327 tarihli tasvibi rica eden arîzası.

Birinci Dünya Savaşı dolayısiyle Mevlevîler de Mukaddes Sa­vaşa iştirâk ediyorlar. Bu yüzden Şeyhler toplanıp tren hattına ya­kınlığı bakımından Yenikapı Mevlevîhanesinin hastahane haline konmasına, Mevlevi doktorların hizmete çağırılmasına, Dedelerle muhiplerin, onlara yardımcı olmalarına, Hilâliahmer’Ie resmî mües- seselerden verilen âletlerle ilâçlardan başka muhibbandan da aynen, yahut nakden iane toplanması için şeyhlerden bir encümen kurul­masına, encümen merkezinin, mevki bakımından Galata Mevlevîha- nesı olmasına, encümenin Cumartesi, Pazartesi, Perşembe günleri toplanmasına, lüzum görülünce başka günlerde de Galata şeyhinin, encümeni toplantıya davet edebileceğine dair karar almışlar. Veled Çelebi, bu kâğıdın altına, zamanın nezaketi yüzünden müşaveresiz, müsaadesiz bir iş yapılmamasına, dair mülâhazalarını yazmış,

Gene bu işe dair Çelebi’ye 26 Zilka’de 1330 (1912) ve 24 Teşri­nievvel 1328 tarihli bir yazı var ki Çelebi’nin, 30 Teşrinievvel 1328 tarihli, «Bir nüshası lef fen irsâl-i savb-ı fâdılâneleri kılındı» mü­lâhazasına bakılırsa ya Meşîhate, yahut Meclis-i Meşâyih Riyase­tine de gönderildiği anlaşılıyor.

Bütün Mevlevi Şeyhlerinin Mesnevi okutmaları emredilmiş. .

Ahdülbâki Efendi, kendisine tevcih edilen Kapu Kethüdalığmı kabulden çekinmiş. Fakat verilen öğüd üzerine, maal iftihar kabul ettiğine dair Galata Şeyhi Ahıried Celâleddin Efendi’nin (ölm. 1365. H. 1946) 29 Şevval 1329 tarihli (1911) mektubu.

Zafer için, namazlardan sonra «Hasbunallah ve ni’mel vekil» çekildiğine dair imzasız mektubu.

Genel Abdülbâki Efendinin, müstesna evkaf işinin fenalaştığı­na, İzmir Şeyhi Nuri Dede’yle Gelibolu aşçıbaşısının İstanbul’da bu­lunduklarına, Karahi sar Şeyhinin de gelmesi lüzumuna dair 3 Tem­muz 1328 tarihli mektubu.

Müstesna evkafın, istisnâiyetinin ref’i hakkındaki nizâmnâme­nin Meclis-i Meb’usân ve Evkaf Encümeninde müzakere edildiğine, Çelebi’nin bizzat gelmesi, yahut bir vekil göndererek iki – üç gün içinde teşebbüse geçilmesi lüzumuna dair 14 Kânunuevvel 1327 ta­rihli mektubu.

Gene hastahane işine ait 26 Zilka’de 1330 ve 24 Teşrinievvel 1328 tarihli bir mektubu.

Kütahya Mevlevi Şeyhi Sâkıb Çelebi’nin annesinin, Çelfebi’ye arzedilmesi ricasiyle 9 Haziran 1328 tarihinde Abdülbâki Efendi’ye yazdığı bir şikâyet mektubu.

  1. Mânisa’da îshak Çelebi evkafından bin kuruş taâmiye, bin kuruş da post-nişîn maâşı tahsisine dair 1252 tarihli (1836) iki berât.

Konya, İstanbul, Karahisar, Sivas, Midilli ve Karaman’da, er­kek ve kadın tarafından Mevlânâ soyundan gelen Çelebi’lerin esas künye defteri.

  1. Bozkır, Beyşehir, Ertuğrul, Amasya, Aydın Mevlevîhane- lerinden gelen mektuplar (Rûmî 1327 -1329).

Konya Dergâhının tatlı su yolunun tamirine dair Rûmî 1327 – 1329 tarihli yazı.

56 – 58. Evkaf işlerine ait şeyhlere, valilere, mutasarrıflara yazılan yazılar, velîahde, padişaha, şuna – buna yazılmış tebrikler, dâvetiyeler (Veled Çelebi zamanına âit ve çoğu birbirine yapıştırıl­mış müsveddeler).

  1. Evkaf Nezaretine, Evkaaf-ı Celâliyye Komisyonuna, Mâ- beyn Başkâtipliğine, Mevlevîhanelere yazılmış 1327 -1329 yıllarına ait yazılar.
  2. 1327 -1328 yıllarında Evkaâf-ı Celâliyye Komisyonuna yazılan yazıların müsveddeleri.

61 – 63. Bunlar da öyle,

  1. Ahmed Refik’in (ölm, 1937), Çelebi Mehmed’in, Sultan, yahut Devlet Hatun’dan doğduğunu, bu Hatun’un 783 de (1381) Yıldırım’la evlendiğine, 791 de (1388 -1390) Çelebi Mehmed’in doğ­duğuna, bu bilginin «Netâyic-al Vukuât» m I. cildiyle Târih-i Os- manî Encümeni Mecmuasının 2 ve 4, nüshalarında ve Sicill-i Os- mânî’de bulunduğuna dair Çelebi’ye, 25 Şubat 1328 tarihli mektubu.

Üsküdar’da Selim Ağa Kütüphanesinde, Balıkesir’de doğan, İs­tanbul’a yerleşen Pîr Muhammed Mevleviyy-al şehir bi Cân-ı Âlem adlı birisinin 1026 da (1617) te’lif ettiği «Hazînat-al Esrar» adlı bir Mesnevi şerhinin bulunduğuna, bu zatın kim olduğunun bildirilme­sine dair, Rursa’lı Tahir Bey’in, 13 Eylül 1329 tarihli mektubu.

İstanbul Mevlevi şeyhleri tarafından açılan hastaneye, Amasya Şeyhi Celâleddin’in iki lira iane gönderdiğine dair 21 Teşrinisani 1328 tarihli mektubu.

  1. Gelibolu Mevlevîhanesinin kurucusu Ağazade Mehmed Dede’den (ölm. 1063. H. 1625) sonra şeyh olanlara ve mektubun yazılış tarihi olan 23 Kânunuevvel 1327 de Dergâh zâbitânının, De­delerin ve henüz çilede bulunanların doğum ve ikrar tarihleriyle çile çıkaranların, hizmetlerini bitirdikleri yılları gösteren ve Şeyh Burhaneddin tarafından makaama gönderilen mektup.

Teftiş için gönderilen Ahmed Remzi Efendinin, Ayıntap Der­gâhının 1048 de (1638) yapılmış olduğuna dair 25 Teşrinievvel 1327 tarihli mektubu (Bu mektupta mezkûr Dergâhta dervişleri adları vesaire de var).

Kütahya Dergâhı kütüphanesindeki kitapların listesi.

Sivas Mevlevîhanesinin kuruluşundan, itibaren gördüğü tamir­ler vesaireye ait Şeyh Mehmed Rüşdü’nün 7 Kânunuevvel 1327 ta­rihli mektubu ve Dergâhın, 1273 yılma (1856) ait vakfiyesinin su­reti.

  1. Halkın taassubu yüzünden kapanan ve evkafının bir kıs­mı Üsküp Mevlevîhanesine verilen İpek Mevlevîhanesi hakkındaki yazılar (Rûmî 1321 -1328).
  2. Konya’da ve diğer yerlerde ve köylerde bulunan arazi, de­ğirmen, bağ, hamam vesairenin, 906 Şâban’mda (1501) Haşan Bik- oğlu îsâ Bik’in anası ve Cemâleddin Çelebi’nin kızı Âyişe tarafın­dan vakf edildiğine dâir vakıf-nâme Anadolu , Kazaskeriyle Konya ve İstanbul Kadılarının da imza ve mühürlerini muhtevi bulunan bu değerli vakıf-nâmede, Divâne Mehmed Çelebi de (Ölm. XV. yüz­yıl son yarısı) şahitler arasında, üçüncü şahittir ve imzası aynen şöyledir: «Dîvâne Çelebi ibni Balı.»

895 yılma ait (1490) bir vakfiye.

  1. Urfa, Galata, Halep, İsparta, Niğde, Tokat, Edirne ve An­kara Mevlevîh ailelerinden gelen yazılar (1327). ,
  2. Çankırı Mevlevîhanesinin tamir plânı, keşif evrakı, tevcih, vakfiye, berât v.s. (Hicrî 1304 -1329).
  3. Çankırı Mevlevîhanesinin arazi, âşâr, îcar meselelerine ait resmî muamelât evrakı (Rûmî 1327 -1331).
  4. Konya’daki çeşmelerin tevliyetinin Molla Mehmed bin Ha­cı Mustafâ’ya tevdiine dair 1283 tarihli (1866) hüccet.
  5.  – 73. Evkaaf-ı Celâliyyeye ve Çelebilere ait ferağ ve inti­kallere dâir yazılar.
  1. Son Üsküdar Şeyhi Ahmed Remzi Efendi’nin, Kastamonu şeyhi iken eski şeyh Said Hemdem Efendi ile aralarında geçen olay­lara dair Rûmî 1327 -1329 yıllarındaki mektupları.
  2. -79. Gene EVkaaf-ı Celâliyyeye dair ve Rûmî 1326 -1328 yıllarına ait yazılar.
  1. Hemdem Said Çelebi’ye bin kuruş maaş tahsisine dair bir fermanla evkafa dair ve 1256 -12^9 (1840 -1843) yıllarına ait ya­zılar. .
  2. -83. Gene evkafa dair ve 1303-1323 yıllarına ait (1885- 1905) yazılar.
  1. Kıbrıs Şeyhinin Rûmî 1328 le Milâdî 1912 arasındaki mek­tupları.
  2. Yozgad Mevlevîhanesinden gelen 1326-1329 Rûmî yılla­rına ait mektuplar.
  3. Samsun Mevlevîhanesinin tamir ve inşasına dair plân, ha­rita, cereyan eden muamelât, Mevlevîhanenin masraf cedvelleri, Çe­lebiye çekilen telgraflar v.s.
  4. Samsun Mevlevîhanesinin eski şeyhi Ali Efendinin ana- siyle yeni şeyh Hasib Dede arasındaki mücadelelere ait yazılarla Çelebi’ye gönderilen arîzalar, halkın bizzat ve mutasarrıf eliyle gön­derdiği mazbatalar (Rûmî 1327 -1328).
  5. Eskişehir Mevlevi şeyhi Şemseddin’in aleyhine yazılan çe­şitli yazılar, müracaatlar, mazbatalar (Rûmî 1327 -1328).
  6. Girid’de Hanya Mevlevîhanesi şeyhi Şemseddin Efendinin mektupları ve bu zatın 10 Temmuz 1328 de vefatı üzerine oğlu Hü­seyin Efendinin tayinine ait dervişler adına Mustafa imzalı telgraf.
  7. Kilis Mevlevîhanesi şeyhi Sabûhî Dede’nin 1327 -1329 Rûmî yıllarına ait mektupları.
  8. Aksaray Mevlevîhanesine dair âşâr muamelesi hakkında 1330 Rûmîye .ait mahkeme kararları.
  9. Bir teneke kutu içinde tomar halinde, 8.5X0.28 eb’admda, yazı eb’adı 19, bazı yerleri altınla ve çok güzel bir nesihle yazılmış olan bir hilâfet-nâme.

Yazı kısmı 19 eb’adında olan, baş tarafından pek az bir yeri yırtılmış bulunan bu hilafet-nâmenin hattatı, şahitler arasında bu­lunan Yahya oğlu Muhammed-al Mevlevi’dir. Hilâfet, İlyas oğlu Yu­suf’a Arif Çelebi oğlu Mehmed Çelebi’nin oğlu Ali Çelebi tarafından verilmiş, İlyas oğlu Yusuf da Mehmed Çelebi oğlu Hızır Şah Çele- bi’ye hilâfet vermiştir. Hilâfetin tarihi, 931 yılı Rebiülâhırımn or­talarıdır (1525), Bu Hızır Şah Çelebi, Dîvâne Mehmed Çelebi’nin oğludur.

  1. Tarikatlere ait ve ananeye dayanan bir silsile. Altında 955 de yazılmış (1548) türkçe «Risâle-i Kalbiyye» adlı bir risale var.
  2. Muhammed Köşkekî adlı bir Nakş-bendî şeyhinin verdiği icâzet-nâme. Mühründe 1231 (1815-1816) tarihi var.
  3. Said Hemdem Çelebi’ye çeşitli vazifeler tevcihine dair 1265 -1397 (1848 -18890 tarihli ve Abdülmecid, Abdülâziz ve Ab- dülhamid tarafından verilen farmanlar.
  4. Ankara, Tokat ve Muğla Mevlevîhanelerinden gelen evrak (Rûmî 1327 -1329 yıllarına ait).
  5. Kütahya Mevlevîhanesinden gelen ve hemen hepsi post kavgasına ait olan yazılar (İçlerinde, 11 Temmuz 1328 tarihli ve «Kütahya Dergâhında misafireten mukîm Akçaşar Mevlevi Şeyhi Mehmed Faik» imzalı mektup, vakıf yüzünden çıkan ihtilâfları pek güzel belirtmektedir).
  6. Denizli, Niğde, Kayseri, Lârende, Karaman Mevlevîhane- lerinin tamir, inşa ve keşif plân ve haritalariyle muamelâta ait ev­rak (Rûmî 1327 -1332 yılları).
  7. İbni Mevlâna al-Şeyh Muhammed Veled» mühriyle mü-, hürlü ve 5 Kânunuevvel 1327 tarihli mektup (Karaman’da Valide Sultan Dergâhının 677 de (1181) Karamaöğullarmdan Halil Mah- mücl Bey tarafından tesis ve inşâ edildiğinin, kapının üstündeki ki- tâbeden anlaşıldığına dair).

Mâder-i Sultan (Valide Sultan) pûşîdelerinin Hazîne-i Hassa- dan tecdidine dair (Rûmî 1327-1328).

Yetmiş bir levha gönderildiğine dair v.s. (25.8.1958).

  1. Evkaaf-ı Celâliyyeye bağlı arazi mütevellilerinin Ziraat Bankasından istikraz ettikleri paraların miktarını gösterir-1329 Rû­mî tarihli defter,
  2. Pozantı’da İkinci Sevk Taburu Kumandam Binbaşı Ce­mal Bey tarafından sunulan, Konya’da, saman ve paçavra vesaire- den âdi yazı kâğıdı ile karton ve ziftli mukavva ve âdi ambalaj kâ­ğıtları imal edecek bir fabrika tesisi hakkında on bir maddelik bir teklif (Rûmî 1334 tarihini taşıyan bu teklifte Cemal Bey, adresini de bildiriyor :

İstanbul, Edirnekapı civarında Hatice Sultan mahallesinin Sa­haf sokağında( 2 numarada Bosnalı Binbaşı Cemal).

Kendisine, Karatay medresesi müderrisliği tevcih edilen Veled Çelebi’nin, medresenin tamiri hakkında vilâyete, 28 Şubat 1328 ta­rihli müracaati. Amele ücretleri ve alınan emval ve eşyaya ait lis­teler. .

  1. Abdülhamid tarafından Başkâtip Mehmed Emin Efen­diye verilen dördüncü rütbeden Mecidî nişanının berâtı (1316 ta­rihli) .
  2. Kubbe-i Hadrâ’mn çevresindeki «Âyet-al Kürsî» nin (ve huvas samîul alîm’e kadar) kalıbı. 7.XI.1958.
  3. Atatürk tarafından, Abdülhalîm Çelebi’nin tebrik telgra­fına cevap :

«Konya’da câ-nişîn-i Hazreti Mevİânâ, Konya Meb’usu Abdül­halîm Efendi Hazretlerine

Tebrîkât ve hissiyâtımza tefekkür ve bil mukabele beyân-ı teb- rîkât eylerim efendim.

7 Ağustos 38

Türkiye Büyük Millet Meclisi
Reisi Baş Kumandan
Mustafa Kemâl»

***

«Konya’da Abdülhalîm Çelebi Efendi Hazretlerine

24.1.1339

Vâlidemin vefatından dolayı izhâr buyurulan teessürâta bilhas­sa teşekkür ederim.

Gaazî Mustafa Kemâl»

***

«Konya’da câ-nişîn-i Hazreti Mevİânâ Konya Meb’ûsu Çelebi Efendi Hazretlerine

Tebrîkât ve temenniyâtınıza çok teşekkür eder ve cümlenize selâm ve ihtiramlar eyleriz efendim.

Gaazî Mustafa Kemâl»

***

«Konya’da Meb’ûs Abdülhalîm Çelebi Hazretlerine

Tebrîk-i iyd vesilesiyle izhâr buyurulan hissiyâta teşekkürler eder ve bil mukaabele takdîm-i tebrîkât eylerim efendim.

18.V.1339

Gaazî Mustafa Kemâl»

***

«Konya’da câ-nişîn-i Hazreti Mevİânâ Abdülhalîm Efendi Haz­retlerine

C. Tebrîkât-ı âlîlerine teşekkür ve bil-mukaabele tebrik ede­rim efendim.

6.V.1340

Gaazî Mustafa Kemâl»

* * *

«Konya’da Abdülhalîm Çelebi Efendi Hazretlerine

C, Teşekkür ve bil-mukaabele tebrîk eylerim efendim.

22.III. 1342

Türkiye Reîs-i Cümhûru
Mustafa Kemâl»

  1. Ser-tarıyk Ahmed Âdil ve Ser-Tabbâh Nizameddin imza- lariyle Çelebi’ye, Dergâhın bulaşık ve çamaşır ve lâğım kuyularının temizletilmesine dair yazıları.

13 Kânunuevvel 1923 tarihli mektup :

«Efendim Hazretleri,

Geçen Cuma günkü va’d-i asâlet-penâhîlerinizden cür’etle işbû arîzamla tasdî’imden afv-i devletlerinizi istirhâm ederim. Geçen def’a güzel bir havada —tensıb buyurulacak— bir mahalde birkaç dede efendinin iştirâkleri ile grup şeklinde bir sinema almak husu­sundaki müsaade-i devletleri lütuf buyurulmuştu. Bugünkü bu gü­zel havadan ancak şimdi istifâde mümkin olduğu cihetle icâb eden­lere emr-i devletlerinin diriyg buyurulmaması istirhâmiyle ihtirâ- mât ve ta’zîmâtımın kabulünü recâ ederim Efendim Hazretleri.

Amerika Muharrirelerinden
Mrs. E. Harrison

  1. Sivas Mevlevîhanesinin tamiri için evkafa yazılan yazı­nın müsveddesiyle İstanbul, Bahariye Mevlevıhanesi şeyhi Büyük Nazif Efendi ahfadından Selman’m, ehliyetini ibraz edinceyedek Bahariyeye birinin vekil olarak tayinine, Bahaeddin Efendi’nin ta­yini takdirinde Selman’m, hakkının zayi olacağına, fakat mutla­ka Bahaeddin Efendi’nin tayini iltizam ediliyorsa makaam-ı fetva­dan emrü inha edilmesine tavassutu rica yollu âyan âzasından Zey- nel-Âbidîn Efendi’ye yazılan 22 Ağustos 1335 tarihli mektubun müsveddesi.

Bahaeddin Efendi’yi iltizam eden ve Âmil Çelebi’nin de bir an önce Kastamonu’ya gitmesini emreden 22 Ağustos 1335 de Yenikapı Şeyhi Abdülbâki Efendi’ye yazılan mektup.

Samsun Mevlevîhanesinin tamiri için Samsun mutasarrıflığına 5 Kânunuevvel 1335 de yazılan mektubun müsveddesi.

Ferruh Çelebi’nin Karaman, Ahmed Remzi Dede’nin Üsküdar Mevlevîhanelerine tayini hakkında 25 Teşrinievvel 1335 tarihli mektup.

Marmaris Şeyhi Hilmi Dede’ye 25 Kânunusani 1336 da yazılan mektup.

Diyânet İşlerine, Bahaeddin Efendi’nin Bahariye’de vekil ol­duğunu, Selman’ın tahsil ve terbiyesine bakmadığım, hakkını gas- bett’ğini, vekil tayin edilen Abdülbâki Efendi’ye dergâhı teslim et­mediğini, bu yüzden Müftîlikçe men’ini rica için yazılan 24 Ağustos 1340 tarihli mektubun müsveddesi.

Evkaf hakkında Meclise verilen takrir üzerine teşebbüse geçil­mesi için Yenikapı Dergâhına yazılan 1 Şaban 1342 ve 7 Mart 1340 tarihli mektup.

  1. Semâ’-hâne kurşunlarının tamirine dair Çelebi Efendi’ye Ser-tarıyk Amil Çelebi’yle Türbedar Haşan Dede mühürleriyle mü­hürlü müracaat mektubu. Bu mektup üzerine Halim Çelebi’nin de 25 Temmuz 1335 de Evkaf Müdürlüğüne başvurması.

Afyonkarahisar’m istirdadı münasebetiyle Âmil Çelebi’nin Re- fet Paşa’yı tebriki (müsvedde, tarih yok).

Konya’da İngiltere kontrol zabiti Yüzbaşı asâletlü Mösyö Bovye cenahlarına, işgal altındaki yerlerde bulunan evkafın, şeyhlere verilmesini, mukabele icrasına teshilât gösterilmesini rica yollu bir mektup (müsvedde, tarih yok).

Ser-tabîb-i Hazreti Şehriyârî Ahmed Reşad Paşa Hazretlerine 3 Eylül 1335 tarihli ve Veled Çelebi’nin kötülüklerini, önce İstanbul şeyhlerinin, sonra da bütün Mevlevi şeyhlerinin intihabiyle Abdülhalîm Çelebi’nin Makaam-ı Mevlânâ’ya tayini dolayisiyle teşekkürü tazammun eden bir mektup müsveddesi.

  1. Abdülhalîm Çelebi’nin Mustafa Kemâl Paşa’ya, Lâtife Hanıma gönderdiği bayram tebrikleri telgrafları ve cevapları.

Atatürk’den, «Bir ân evvel teşrif buyurmaları hey’et-i umurniy- ye karâriyle reca olunur» tarzında ve «Büyük Millet Meclisi Reisi Mustafâ Kemal» imzasını taşıyan 15 Ağustos 1334 tarihli telgrafı.

Hilâfet ve saltanatın ilgası üzerine Çelebi’nin Atatürk’e çek­tiği telgraf (10 Mart 1340).

Pek yakınlarda Mevlânâ Müzesi Müdürü sayın Mehmed Önder, Sultan Reşad çağına ait iki vesika daha bulmuş. Bunları, ziyaretim esnasında bana göstermek lûtfunda bulundu.

  1. Çelebilerden olduğu anlaşılan bir meb’us, Sultan Reşad’ın memleket gezisine çıktığını, bu arada bir çok illerden dâvet edildi­ğini, Çelebinin Sultan Reşad’ı Konya’da dâvet fikrini ortaya attı­ğını, bu meb’ûsun diğer meb’ûs arkadaşlariyle görüşerek sonunda Çelebi ile Padişahın huzuruna çıktıklarını, davette bulunduklarını bildiren bir yazı.
  2. Sultan Veled’in kızı Mutahhara Hâtûn’u Germiyanlı Süley­man Şah aldığındaki, bu soydan gelen Yakup Han’ın kızı Devletşah Hâtûn da Çelebi Sultan Mehmed’in annesi bulunduğundan Sultan Reşad’m ve Osmanoğullarınm ana tarafından Mevlânâ soyundan olduklarına dair bir şecere (Mevlânâ, geleneğe göre, anasının anası tarafından H. Peygamber, baba tarafından Ebû Bekir soyundan ka­bul edilmiş, bu yüzden de «Sultân-ı Meşrûtiyyet Muhammed Hamiş» adının yanına, «Hazreti Peygamberin kırkıncı evlâdıdır ve Hazreti Ebû-Bekir’in otuz dördüncü evlâdıdır ve Hazreti Mevlâna’nm yirmi üçüncü evlâdıdır» yazılmış.

[1] Bu köylerin evkafı için «Mevlânâ’dan Sonra Mevlevîlik» adlı eseri­mize de bakınız. îst. İnkılâp Kitabevi, 1953, s. 163-164, 173, 262.

[2] Mevlevîhatıelerde hizmet ve erkânı yerine getiren Dedelere «Zâbi~ tân» denirdi. Bakınız; Abdülbâki Gölpınarlı: Mevlânâdan Sonra Mevlevîlik, îst. 1953 – inkılâp Kitabevi, s. 396 – 397.

[3] «Durar-al Barzah fî asrârı, ahruf-al Matbah» adını taşıyan ve «Ab- dülganiyy ibni Muhammed Aliyy-al mevleviyy ibn-al Şeyh Mustafâ Şeyh-al Tekyet-al Mevleviyyeti hi mahrûseti Haleb-al Şehbâ’» ketebesinden, müelli­fin, elyazısı olduğu anlaşılan bu kitap, bugün müze kitapları arasında 2173 No. da kayıtlıdır.

Array