III. MEVLÂNA KONGRESİ – Açılış Konuşması – Ahmet KAYHAN
III. ULUSLARARASI MEVLÂNA KONGRESİ
Konya Valisi Ahmet KAYHAN”ın Konuşmaları
Aziz Misafirler
Muhterem Mevlâna Dostları,
Hz.Mevlâna”nın Konya”ya teşrifinin 775. yılı etkinlikleri içinde düzenlediğimiz III. Uluslararası Mevlâna Kongresine hoş geldiniz, şeref verdiniz.
Hz. Mevlâna Yüzyılların mürşidi. Çok ulu bir şahsiyet… İnsân-ı kâmil ve medeniyetimizin medârı iftihârı… Bütün âleme mâlolmuş evrensel bir şahsiyet…
Ona duyulan ilgi, ona duyulan sevgi gün geçtikçe artarak devam etmektedir.
Bugün insanlık, Mevlâna”ya ve onun gibi ışık kaynaklarına derinden muhtaç olduğunu daha çok hissetmektedir.
Farklı dili konuşan, farklı dine inanan, farklı kültüre sahip olan milyonlarca insan, Mevlâna”nın şahsında ve eserlerinde insan olmanın anlam ve değerini daha iyi kavramaktadır.
Mevlâna”nın en önemli eseri olan MESNEVÎ, birçok bilgi ve hikmet demetleri sunan çok önemli bir kaynaktır. Bu dünya klâsiğinin merkezinde Kur”an ve Yüce Peygamberimizin tarihi tecrübesi yer almaktadır.
Mesnevînin bize anlattığı insan, günümüz dünyasının muhtaç olduğu insandır. Onup nazarında dil farkı, renk farkı bir üstünlük işareti değildir. İlâhi bir nişânedir. İnsan insanın kurdu, insan insanın aynasıdır. Dostudur.
Hz. Mevlâna’nın anlayışında insan; ilâhi sıfatların tecelli ettiği bir “Küçük âlem”dir ve Kur”an”ın “Ey insanlar” hitabında bütün bir insanlık gizlidir.
Hz. Mevlâna”ya göre; dünya her an yenilenmekte… Hayat tıpkı su gibi hep yeniye akıp gitmektedir.
Hz. Mevlâna insanın hareketsiz ve bereketsiz kalmasını asla istemez.
Hz. Mevlâna DİN”i
Çalışmanın, Üretmenin,
Paylaşmanın ve
İyilikte yarışmanın güvencesi olarak görür.
Hz. Mevlâna; merkeze bağlı hareketten köke bağlı değişmeden söz eder ve şöyle der: “Su gibi akıp git, ama yatağın belli olsun”
Bu duygu ve düşüncelerle kongremizin hayırlı olmasını diliyor, kongremize tebliğ sunan bütün bilim adamlarına, uzaktan yakından gelip kongremizi onurlandıran bütün konuklarımıza ve emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyor ve sözlerimi Hz. Mevlâna”nın şu güzel sözleri ile bitiriyorum.
“Ok gibi doğru olsam, yayla atarlar beni.
Yay gibi eğri olsam, elde tutarlar beni.
Doğruda görmedim aç, eğride görmedim tok.
Eğri yay elde kalır, menzil alır doğru ok”
Hepinize en derin saygılarımı sunuyorum.