İbrahim Gamard ve Rûmî and Islamadlı eseri

A+
A-

 

İbrahim Gamard ve Rûmî and Islamadlı eseri

Özellikle son yıllarda Mevlana ve eserleriyle ilgili yayınlarda hissedilir bir artış oldu. [1] Bu yayınları, doğrudan tercüme, seçmeler ve Mevlana”nın etkisiyle yazılan şiirler olarak kabaca üçe ayırabiliriz. Dikkat çeken bir husus mütercimlerin çoğunun Müslüman olmadıkları halde Mevlana ve felsefesini benimsemiş olmalarıdır. Bunlar arasında Kabir Helminski ile birlikte İbrahim Gamard hem Müslüman hem de Mevlevî olmalarıyla diğerlerinden ayrılmaktadır.

Yazımıza konu olan günümüz Amerikalı Mesnevî araştırmacı ve mütercimlerinden İbrahim (William) Gamard, 1947″de ABD”de doğdu. Eğitimini tamamladıktan sonra psikolog olarak çalışmaya başladı. 1986″da da psikoloji doktoru unvanını aldı. 1966 yılından beri mistisizmle yoğun bir şekilde ilgilenen Gamard, 1971″de mutasavvıflarla tanıştı. Dört yıllık bir arayıştan sonra 1975 yılında Mevlevîliğe intisap etti. 1981 yılında Mevlana”nın şiirlerini orijinal dilinde okumak amacıyla kendi kendine klasik Farsça öğrenmeye başladı. 1984″de Müslüman olan Gamard, 1985 yılından beri Mevlana”nın şiirlerini tercüme etmekte ve öğrencileriyle birlikte onun şiirlerini okumaktadır. 1985″te Kaliforniya Üniversitesi Fars Dili profesörlerinden Afganistanlı Dr. Revan Ferhadi ile birlikte Mevlana”nın rubailerini metin ve şerhiyle birlikte tercüme etmek üzere çalışmaya başladı. Şu anda bu çalışmaların sonucu “The Quatrains of Rumi” (Mevlana”nın Rubaileri) başlığı altında 800 sayfa olarak yayınlanmaya hazır bir haldedir.

İbrahim Gamard, 1997 Aralığında, Internet üzerinde Mevlana hayranlarının oluşturduğu “alt.fan.jalaludin_rumi” adlı gruba Mevlana ile ilgili yazılarını göndermeye başladı. Gamard, bu yazılarında, Mesnevî”nin Farsça orijinaliyle İngilizce tercümelerini karşılaştırarak, bugün A. B. D.”de en çok satan Mevlana tercümelerinin zaafları ve tuhaflıklarının tespitine ve doğrusunun bulunulmasına çalıştı. Kasım 1998″de internet ortamında (yahoo.grups.com) “sunlight” isimli gurup tarafından R. A. Nicholson”un 1926-34 yılları arasında yayınlanan Mesnevî”nin mota mot tercümesinden seçmelere Farsça transliterasyonunu ilave etmesi teklif edildi. Nicholson”un bazı şerhlerini de kapsayan bu çalışma, daha çok açıklama notu ve Kuran”a ait referansları da ilaveye yol açtı. 1999 Temmuzunda kendi mota mot tercümelerini haftalık olarak Mesnevî“den (Sunlight”a üye İbrahim Sermed Brody tarafından seçilen) 20-30 mısralık seçmeleri  “Sunlight”a göndermeye başladı. Bunlar, hem Rumi”nin şaheserlerine dayanan Farsça metinlerin tercümelerini hem de Nicholson”un iki ciltlik Mesnevî şerhinden beyitlerin açıklamalarını içermekteydi. Buna 2000 Eylülünün sonlarında İbrahim Gamard tarafından İngilizce”ye tercüme edilen meşhur Mevlevi şarihi Ankaravî”nin şerhinin ilk on beş bölümü de eklendi. Gamard”ın bu tercümeleri, Nicholson”ın 1937 ve 1940″da basılan iki cilt şerhinden ve C. E. Wilson”un 1910″daki tercüme ve şerhinden sonra İngilizce”ye yapılan Rumî”nin sözleri ve öğretisi üzerine geçmişin büyük şarihlerinin açıklamalarını sunan ilk Mesnevî tercümesidir.

Gamard, bütün bu çalışmalarına, Rumî hayranlarının ücretsiz bir şekilde ulaşmaları için bir website kurdu. (www.dar-al-masnavi.com) Bu sitede Mevlana ve eserleri ile ilgili her türlü bilgiye ulaşmak mümkündür.

Mevlana ve eserleri üzerine çalışmalarına devam eden Gamard iki uluslar arası konferansta çalışmalarıyla ilgili bildiri sundu. (“Rumi: Poet of Heart, Light of Mind,” Columbia University, New York City, 6/97; “Rumi 2000,” California State University, San Bernardino, 10/00) and at two sufi conference (Sufism Symposium, San Francisco, 4/99; “The First Annual International Symposium on Sayyid Nuruddin Shah Ni’matullah Vali,” San Jose State University, 10/02) Bunların yanında Conflict Resolution: A Dialogue Among Cultures and Religions,” at Union Theological Seminary, New York City (4/02) “Mesnevi”de ve Rübailer”de barış ve sevgi temi” başlıklı bir konuşma yaptı.

Şubat 2000-Ocak 2004 yılları arasında her biri bir saat olmak üzere ayda iki kez talebelerine “Rumi şiiri ve sema ibadeti” başlıklı ders verdi. 2004″ten beri de, on kişilik bir gruba önderlik yapmakta ve üyelerden birinin evinde ayda iki kez toplanarak doksan dokuzluk büyük tespihlerle bir daire şeklinde oturup, Kuran okuma, Farsça ve Türkçe ilahiler söylemekte (grubun geri kalanın nakaratıyla) ve (canlı veya kayıttan müzikle) sema yapmaktadır.

Gamard, İstanbul”da Mevlana”nın 22. dereceden torunu ve Mevlevilerin dünyadaki lideri Faruk Hemdem Çelebiye bağlı Mevlevî şeyhi Şefik Can”ın mürididir. Gamard aynı zamanda, yeteri kadar isteyen kimse bulunursa Rumi”nin Mesnevî”si üzerine ders vermeye yetkilidir. (İcazet sahibidir.) Onun yetkinliğini gösteren güzel bir örnek, son yıllarda Mevlana ve eserleri  üzerine yapılmış en kapsamlı çalışmaya imza atan Franlin D. Lewis”in eserinde ona teşekkür etmesidir. [2]

30 yıldan beri Mevlana ve eserleri üzerinde çalışan İbrahim Gamard, Amerikalılara Mevlana”yı ve öğretisini tanıtmak üzere bir kitap yayınladı. (Jalal al-Din Rumi Maulana, Rumi and Islam Selections from His Stories, Poems, and Discourses Annoted & Explained, translation & annotation by İbrahim Gamard, Woodstock: SkyLight Publishing, 2004, XXVI, 206 s.) Gamard, bu eserini geçtiğimiz aylarda kaybettiğimiz şeyhi Şefik Can”a ithaf etmektedir.

Kitap ithaf yazısıyla başlamakta (ss. v) ve içindekiler (ss. vii-viii), önsöz (ss. ix), giriş (ss. xiii-xxvi) bölümleri ile devam etmektedir. Daha sonra seçme tercümeler, (ss. 1-185), notlar (ss. 186-192), sözlük (ss. 193-197), ileri okumalar için önerilen kitapların listesi (ss. 198-200), kitapta yer alan metinlerin indeksi (ss. 201-205) ve teşekkür (ss. 206) bölümüyle sona ermektedir.

Gamard”ın Mevlana ile tanışmasını ve çalışmalarını anlattığı önsöz, kanaatimizce kitabın yazılış öyküsü ve Gamard hakkında daha doyurucu bilgi verecektir.

İslamî tasavvufi hikmetin önde gelen eserlerinden olan Celaleddin Rûmi”nin Mesnevî”si üzerine ilk olarak 1975 yılında çalışmaya başladım. Karım Sher ve ben, sufi çalışmaları merkezi olan Los Angeles”ta yaşıyorduk. Her Perşembe gecesi Türk dervişleri kıyafetlerinde birkaç kişiyle birlikte sema ederdik ve üstadımız Reşat Feild bizimle sohbet eder ve bize ilahiler söyletirdi. Bir gün üstadımız bize Mevlevîlerin şeyhinin bizleri ziyaret etmek maksadıyla Amerika”ya geleceğini söyledi. O, Rûmî”nin yaşadığı ve türbesinin bulunduğu şehir Konya”dan gelen Süleyman Loras idi. Dede, Rumî”nin ve onun haleflerinin uygulamalarını ve manevi öğretilerini yedi yüz yılı aşkın bir zamandan beri koruyan ve sürdüren Mevlevîlerin şeyhi idi.

Dede”nin ziyareti öncesi hazırlıklarda ben bir çok ayımı Nicholson”un, Mesnevî”nin tamamına eski ve hayli akademik İngiliz İngilizce”siyle yaptığı çok yoğun bin dört yüz sayfalık tercümesini okumakla geçirdim. Ben bu kitapta tasavvufî ince nüktelerle ve zevk-i selîmle Allah aşkı için kendinden geçmiş (sadece dost ve sevgili olarak tanımlanan) aşıklarla dolu ve Allah”ın sonsuz sevgisi ve merhametinden bahseden bir çok sayfa gördüm. (Mensubu olduğum) Dünyadaki mistisizm üzerine yaptığım bütün araştırmalarda daha önce hiç katşılaşmadığım bu kitabı, tasavvufî kitaplarının en büyüğü olarak gördüm.

Süleyman Dede 1976″da Los Angeles”a geldiğinde, bizim sikkelerimizi tekbirledi ve bize sema çıkarmanın temel kurallarını öğretti ve mahalli bir spor salonunda, katılan herkesin derviş kıyafeti giydiği bir sema törenini idare etti. (karım ve ben katılmaya devam ettik.) Bir sonraki yıl ben ve karım Dedeyi Allah aşkının kokusuyla dolu Rûmî”nin türbesini de ziyaret ettiğimiz Türkiye”de ziyaret ettik. Dedenin tercümanlığını yapan bir Batılı hanımdan Mesnevî hakkında Dedenin öğretmek zorunda olduğu şeyleri anlayıp anlayamayacağımızı sordum. Dede sorumuzu, Türkçe”den tercüme etmenin çok zor olabileceğini söyleyerek cevapladı.

Yaklaşık beş yıl sonra Mesnevî üzerine çalışabilmek için kendi kendime yazıldığı dil olan Farsça”yı öğrenmeye karar verdim. Küçük bir Farsça gramer kitabı ve geniş bir Farsça-İngilizce sözlük aldım. Daha sonra Mesnevî”nin ilk beytinin her kelimesini sözlükten baktım: “Dinle neyi, nasıl ayrılıklardan şikayet etmede.” Daha sonraki yıllarda yavaş yavaş bütün metni Nicholson”ın tercümesinin de yardımıyla okudum.

1985″te, Berkeley Kaliforniya Üniversitesinde yeni bir Afganistanlı Fars edebiyatı profesörünün geldiğini duydum. Dr. Revan Ferhadi ile karşılaştıktan sonra o bana Rûmî”ye ait yaklaşık iki bin rubaiyi tercüme etmeyi teklif etti. O tarihten itibaren tüm boş vakitlerimizde bu proje üzerinde çalışıyoruz (“Rûmî”den Rubâiler” şu anda yayınlanmamış el yazması halinde). Yıllar boyunca, Dr. Ferhadi”nin benim tercümelerimi düzeltmeleri Rûmî”nin zamanının Farsça”sını öğrenmemde çok değerli katkıda bulundu. Doğru ve tam yayınlanmış tercümelerle birlikte bu bana Rumî”nin mistik şiirini ve manevî öğretisini anlama ve öğrenme nimetine kavuşma imkanını verdi.

1997″de, internet üzerindeki “Sunlight” isimli bir grubun istemesi üzerine, Rumi”nin şiirlerinin popüler tercümelerini internet üzerinde göndermeye başladım. Bir sene sonra Nicholson”un Mesnevî tercümesinde seçme kelimelere açıklamalı notlar ilave etmem istendi. Müteakip yıllar boyunca, kendi tercümelerimi grup üyelerine göndermem teklif edildi. Daha sonra birkaç yıl için her hafta seçtiğim bir bölümü açıklamalı dipnotlarla birlikte tercüme ettim. Bunu yaparken de, Nicholson”un iki ciltlik Mesnevî şerhinden yararlandım.

2001 yılının sonu itibarıyla, Mesnevi”den seçilmiş bir çok bölümü tercüme ettikten sonra kendi internet sayfamı kurmaya ve ilgilenen herkese tercümeleri göndermeye karar verdim. Kimi Rumî şiirlerinin meraklıları popüler çevirileri okumanın ötesine geçmeye teşvik etmesini ve Rumî”nin sözlerinin anlamını beyit beyit okuyarak üzerinde iyice düşünmelerini ümit ettim.

Bir Müslüman olarak (1984″ten beri) aynı zamanda, onun şiirinden dökülen geniş deryaya nüfûz edebilmek için, Rumî”nin sıkça tekrarladığı İslamî referanslarla (ayet, hadis ve benzeri) ilgilendim. İstedim ki Rumî”nin aşkının ve ayet ve hadisleri içeren geniş hikmetini daha iyi açıklayayım.” (ss. ix-xi)

Gamard”ın yukarıda da açıkladığı gibi eser, yıllar boyunca yaptığı tercümelerden kendisinin içlerinde Rumî”nin görüşlerini en iyi şekilde açıkladığına inandığı bölümlerden yapılan seçmelerden oluşuyor. Gamard”ın bu seçmeleri hazırlamaktaki niyeti, Mevlana”nın şiirlerinin Batılı hayranlarını İslam tasavvuf edebiyatı hakkında bilgi sahibi yapmak, tasavvufla özellikle de Rumî”nin şiirleriyle ilgilenen Müslüman okuyuculara da Mevlana”nın Hz. Muhammed”in en büyük takipçilerinden biri olduğunu göstermektir.

Gamard, önsözden sonra yazdığı girişte Mevlana”nın şiirlerinin Batı”da bu kadar çok yaygınlık kazanmasının nedenleri üzerinde durmakta ve Rumî”nin şiirlerinin özelliklerini açıklamaktadır. Daha sonra sırasıyla, Mevlana, eserleri ve Hz. Peygamber hakkında kısa bilgiler verilmektedir. Girişin son bölümünde ise Gamard, tercümeler hakkında açıklamalarda bulunmaktadır. Gamard, bu eserinde sadece Mesnevî”den değil, Divan, Fîhî Mâ Fîh ve Mecâlis-i Seb”a”dan da parçalar almıştır. Tüm tercümelerin kendisine ait olduğunu söyleyen Gamard ayetlerin tercümelerini Yusuf Ali ve Muhammed Esed”in İngilizce mealleriyle karşılaştırdığını söylemektedir. Bu bölümde, Gamard”ın Mevlana”nın Müslüman olmasını ve Hz. Muhammed”in bir takipçisi olduğunun altını kalın harflerle çizmesi dikkatimizi çeken bir husustur.

Gamard”ın kitabına aldığı ilk kavram “mücadele”dir. Burada Hz. Peygamberin “Küçük savaştan büyük savaşa gidiyoruz.” Hadis-i şerifi açıklanmaktadır. Kitap, “Ölüm ve yeniden diriliş” başlıklı bölümle sona ermektedir. Kitabı okurken sağ tarafta kalan sayfada tercüme, sol tarafta ise metin içinde geçen özel isim ve terimlerin kısa açıklamaları yer almaktadır. Metin içinde italik dizilen bölümler ise Gamard tarafından metnin daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunmak üzere ilave edilmiş. Eser bu yönüyle, mevcut metinlerin muhtasar şerhi sayılabilir. Notlar bölümünde ise yararlanılan kaynakların yanı sıra her bölüm ayrı olmak üzere metinlerde geçen alıntıların yerleri gösterilmiş, ayet ve hadislerin tahriçleri verilmiş.

Sözlük bölümünde, tasavvuf kültüründe olan, derviş, zikrullah, fakir, miraç, nur-ı Muhammedi gibi kimi özel terim ve isimlerin tarifleri yer almaktadır. Sözlük bölümünü daha ileri okumalar için önerilen kitapların listesi takip etmektedir. Bu bölümü takip eden sayfalarda metinlerdeki pasajların alındığı eserlerin cilt ve sayfa numaraları verilmiş. 23 bölümden oluşan eserde; ağırlıklı olarak Mesnevî”den alıntılar yapılmış. Bazı bölümlerde konu ilgili olan birden fazla eserden alıntı yapıldığı da görülmektedir. Gamard eserini, Nicholson, Annemarie Schimmel, John Renard, Revan Ferhadî, Moura Shaw”a teşekkürle tamamlamaktadır.

Gamard”ın bu kitabının bize göre çok önemli bir özelliği, Mesnevî”yi tam ve doğru bir şekilde anlamak ve aktarabilmek için klasik kaynakları kullanmasının yanı sıra, A. B. D.”de son yıllarda gittikçe artan Mevlana şiirleri tercüme ve etkisinde yazılan eserlerde adeta gözlerden kaçırtılan, Mevlana”nın Müslüman olduğu gerçeğinin üstüne basa basa söylenmesidir. Deepak Chopra ve Coleman Barks gibi şair ve yazarların bir dünya mistiği gibi sunmaya çalıştıkları Mevlana”nın Müslüman bir mutasavvıf olduğunun belirtilmesi kanaatimizce çok önemlidir. Kitap bu yönüyle de her türlü takdiri hak ediyor. Müellifi tebrik ederiz.

[1] Franklin Lewis, Rumi Past and Present, East and West The Life, Teaching and Poetry of Jalal al-Din Rumi, 3. bs., Oxford: Oneworld Publications, 2003, ss. 564-640.

[2] Franklin D. Lewis, a. g. e., s. xvi.

 

 

ETİKETLER: