Hz. Mevlana’yı günümüz gençlerine aktarmak istiyoruz
“Mesnevi’den Hikâyeler programını ilmi derinliği, fikirleri ve ışığı ile geçmişte bu toprakları, günümüzde ise tüm dünyayı aydınlatan Mevlana’yı, günümüz insanına, gençlere, dünya toplumlarına ve gelecek kuşaklara aktarmak amacıyla hazırladık.”
Yazar ve oyuncu kimliği ile milyonların gönlüne taht kuran Bahadır Yenişehirlioğlu, Ramazan ayında TRT1 aracılığıyla iftar öncesi evlerimize misafir olup Mesnevi’den Hikayeler anlatıyor. Sevilen oyuncu ile korona günlerini ve Mesnevi’den Hikâyeler’i konuştuk.
Korona sizin hayatınızı nasıl etkiledi? Payitaht Abdülhamid diğer diziler gibi ara verdi. Siz neler yaptınız bu süreçte?
Din sosyoloğu Rodney Stark, salgın hastalık dönemlerinde inançlı kişilerin daha düşük ölüm oranlarına sahip olduğunu söylüyor. Zira inançlı kişilerin hastalarla daha yakından ilgilendiğini söylüyor. Diğer gurupların ise kaçış yaşadıklarını. Kontrolsüz stres her şeyi daha kötü hale getiriyor. En kötüsü aşırı panik bağışıklık sistemimizi çökertiyor. Ben şahsımda bu bilgiler ışığında Sağlık Bakanlığımızın söylediklerini harfiyen yerine getirdim. Dolayısı ile paniklemedim. Zira korku ve ümit arasında daimi ümit tarafında oldum. Uzun zamandır çok yoğun çalıştığımdan evde kalma sürecini bir bereket olarak gördüm. Okumak, yazmak ve düşünmek için bolca zaman. Bu benim için büyük bir lüks. Bu yüzden zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorum.
Ayrıca çok yakında yayınlanacak olan ‘Sonra Giydirir Aşk Esvabını’ isimli şiir kitabımın hazırlıklarını tamamladık. Son derece emekli bir kitap oldu. İçinde 50’den fazla şiir ve onların resimleri yer alıyor. Ayrıca şiirleri her bir şiir için yapılmış besteler eşliğinde stüdyoda seslendirdim. Kitaptaki kare kodları telefonlarına okutan dostlarımız şiirlerimi dinleyebilecekler. Söylediğiniz gibi TRT öncü kuruluş olarak dizilerin çekimlerini ilk durduran oldu ve böylelikle biz de dizi çekimlerine ara verdim. Seti özlediğimi söylemeliyim.
Ramazan boyunca TRT 1’de ‘Mesnevi’den Hikâyeler’ ile ekrana geliyorsunuz. Daha önce de ‘Mesele’ adıyla benzer bir formatta Diyanet TV’de bir program yapmıştınız. Bu tür çalışmalarınız sizi yakından takip eden özellikle genç ve çocuk yaştaki seyircide nasıl karşılık buluyor?
Dünyanın ve ülkemizin zor günler geçirdiği bu zamanda, insanlara iyi gelecek, şifa kaynağı olacak bir proje Mesneviden Hikâyeler. TRT’nin projesi ve yapımcılığını Kale Film üstlendi. Ramazan ayı boyunca her gün 18.30’da, tekrarı gece 23.15’e yayınlanıyor olan ‘Mesnevi’den Hikâyeler’ programında; Hazreti Mevlana›nın Mesnevi’sinden hikâyeler, şiirlerinden en güzel mısraları kadim sanatımız olan ebru ve gölge oyunu eşliğinde sunuyorum. Mesnevi’den Hikâyeler programını ilmi derinliği, fikirleri ve ışığı ile geçmişte bu toprakları, günümüzde ise tüm dünyayı aydınlatan Mevlana’yı, günümüz insanına, gençlere, dünya toplumlarına ve gelecek kuşaklara aktarmak amacıyla hazırladık. Niyetimiz; geçmişte büyük âlimlerin ilmi derinliklerini halka ulaştıran, binlerce yıllık gelenekle günümüzde, batı dünyasında Mevlana’yı “yeni bir ekol” haline getiren yöntemi bir araya getirmekti.
Şiirsel üslup ile insan kalbinin kapılarını açmaya çalışıyorum; örneklediğimiz hikâyeler ile Mevlana’nın mesajlarını topluma anlaşılır bir üslupla ulaştırmaya çalışıyorum. Aldığımız tepkiler muazzam 7’den 70’e önemli bir izleyici kitlesine ulaştık. Bu beni son derece mutlu ediyor. Yabancı ülkelerden gelen mesajlar da çevirisinin yapılması yönünde. Bana gelen mesajlardan ve görsellerden yola çıkarak söylüyorum. Küçük çocuklar bile izliyorlar. Aileleri ‘Buna bir anlam veremiyoruz çok etkileniyorlar’ diyorlar. Bu gerçekten çok tatmin edici.
Niyetimiz; geçmişte büyük âlimlerin ilmi derinliklerini halka ulaştıran, binlerce yıllık gelenekle günümüzde, batı dünyasında Mevlana’yı “yeni bir ekol” haline getiren yöntemi bir araya getirmekti.
MESNEVİ ÇOK YÖN VERİCİ BİR ESER
Mesnevi ile tanışıklığınız ne zamana dayanıyor ve sizin dünyanızda nasıl bir yeri var?
Hep ilgi alanımda oldu. Kaç kez okudum bilmiyorum Mesnevi’yi. Okudukça farklı anlamlar çıkardığınız, bilgi seviyenize göre size farklı kapılar açan büyülü bir kitap. Tam bir şifa kaynağı. Çok dersler çıkardığımı ve çok yön verici olduğunu söylemeliyim. Mevlana’nın öğretilerinin kazandırdığı donanım bilgelik çağında insana çok şey kazandırıyor. Bana da kazandırdı. Mevlana okumalarının insan psikolojisi üzerindeki çok olumlu etkileri olduğunu kendi tecrübelerimden biliyorum. ‘Mesneviden Hikâyeler’ programında bunu kendimi bir aracı kılarak gerçekleştirmeyi hedefledim.
Mesnevi’den Hikâyeler’deki anlatım tarzınız ve üslubunuz ‘meddah’ geleneğini de hatırlatıyor. Bilerek mi böyle bir tercihte bulundunuz?
Malumunuz Arapça “Medh” kelimesinin türetilmesinden elde edilen meddah sözcüğü öven, çok metheden anlamlarına geliyor. Yıllar içerisinde bu oyunu oynayan kişilerin yaptıkları işe de “meddahlık” adı verilmiş. Meddah halkın kendisini görebileceği yüksek bir yere ya da bir meydana sandalyesini yerleştirir ve anlattığı oyundaki kişileri tek başına canlandırırmış. Bu bakımdan oyuncunun tüm kişileri kendi üzerinde toplayan bir oyuncu olarak yorumlamak doğru olacaktır. Sahneye çıkan oyuncu canlandırdığı kişileri genellikle ses ve konuşma yönüyle taklit eder. Bu da bu tiyatro geleneğinin yetenek isteyen bir yönüdür. Meddah oyunu geleneksel Türk tiyatrosu içerisinde önemli bir yer tutar. Benim yapmaya çalıştığım da bir anlamda bu. Meddahlığa öykünen bir sunum tekniği. Dikkat ettiğim en önemli husus tonlama ve duygu derinliği. Anlaşılır olma ve yüreklere sirayet etme. Dinleyende iz bırakma ve onu bilgilendirme. Umarım başarılı oluyorumdur.
https://www.aksam.com.tr/cumartesi/mevlanayi-gunumuz-genclerine-aktarmak-istiyoruz/haber-1072366