ÂMİL ÇELEBİOĞLU

A+
A-

AŞKIN SULTANLARI SON DÖNEM İSTANBUL MEVLEVÎLERİ ULUSAL SEMPOZYUMU
14-15 Mayıs 2010 / İSTANBUL

 

MEVLÂNA TORUNU BİR AKADEMİSYEN: PROF.DR. ÂMİL ÇELEBİOĞLU

Prof.Dr. Emine YENİTERZİ

(Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü)

Hayatı

Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu, klasik Türk edebiyatı sahasında çalışmış, onlarca eser vücuda getirmiş, yüzlerce öğrenci yetiştirmiş önemli bir ilim adamıdır. Türk kültür ve edebiyat semalarında aşk ve ilim kanatlarıyla yükselmiş, Hz. Mevlâna soyundan, ceddine layık, derviş gönüllü müstesna bir akademisyendir. 20 Nisan 1934’te Karaman’da dünyaya gelmiştir. Karaman Mevlevihânesi’nin son Şeyhi Ebûbekir Çelebi’nin(1294/1878–1960) torunudur.[1]

Karaman Mevlevihânesi’nin son Şeyhi Ebûbekir Çelebi

Babası Ali Rıza Bey (1320/11204–1994), annesi Fevziye Hanım’dır(1910–2000).  Âmil Çelebioğlu, ortanca çocuktur; ablası Zekâvet GÜLENER (doğ. 1929), erkek kardeşi de Âdil Çelebioğlu’dur (doğ. 1946). İki kız kardeşi; Gevher dört buçuk yaşında, Birsen de yedi aylıkken vefat etmişlerdir. Aile 1941’de İstanbul-Üsküdar’a taşınır. Çelebioğlu; Salacak İlkokulu, Paşakapısı Ortaokulu ve İstanbul Erkek Lisesi’ni bitirdikten sonra (1955) İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne kaydolur. Prof. Dr. Ali Nihad Tarlan’ın bir dersini dinledikten sonra meslekî tercihini değiştirerek Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’ne geçer. Fakültede aynı zamanda Sanat Tarihi Bölümü’ne de devam eder. 1961’de “Fuzûlî ve Cevherler” konulu teziyle bu bölümden mezun olurken, Sanat Tarihi Bölümü’nden de diploma almaya hak kazanır.

Âmil Çelebioğlu; 1962–1964 yıllarında Amasya-Merzifon’da askerlik görevini yerine getirmiş, 1964–1965 yılları arasında da ilk görev yeri olan Konya Erkek Lisesi’nde edebiyat ve sanat tarihi öğretmenliği ile müdür yardımcılığı yapmıştır. 1965–1966 öğretim yılında Konya Selçuk Eğitim Enstitüsü’nde Türk Edebiyatı Öğretim Görevlisi olarak çalışmıştır. Akademik hayata 1966’da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde asistanlıkla başlamış, 1971’de Atatürk Üniversitesi İslâmî İlimler Fakültesi’ne geçmiş ve aynı yıl “Yazıcıoğlu Mehmed ve Muhammediye’si” konulu teziyle doktorasını tamamlamıştır. 1977’de Hacettepe Üniversitesi Sosyal ve İdari İlimler Fakültesi’ne geçmiş ve “Sultan II. Murad Devri Mesnevîleri” adlı teziyle doçentlik unvanını almıştır. 1978–1982 yılları arasında dört yıl boyunca Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde de ders vermiştir. 1982’de “Kıyafet İlmi” konulu araştırmasıyla profesörlüğe yükseltilmiş, Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Dekanlığına atanmıştır. Bir yıl sonra kendi isteğiyle idarî görevden ayrılmış, aynı üniversitenin Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde öğretim üyesi olarak çalışmaya devam etmiştir. 2 Temmuz 19120’da hac farizasını yerine getirirken Mekke’de el-Müeysem Tüneli’nde vuku bulan ve “Tünel Faciası” olarak bilinen izdihamda Hakk’ın rahmetine kavuşmuştur. 15 Temmuz 19120’da öğle namazını takiben Beyazıt, ikindi namazının ardından da Fatih Camii’nde gıyabî cenaze namazı kılınmıştır.

Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu; 2 Ağustos 1964’te Zuhal Öztekin Hanımefendi ile evlenmiştir. 1967’de ilk kızı Âdile, 1970’de diğer kızı Emetullah (Bakır), 1975’te oğlu Celâleddin Muhammed Ergun dünyaya gelmişlerdir. Büyük kızı Âdile 1980’de elim bir trafik kazasında hayatını kaybetmiştir.

Bilim Adamlığı

Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu

Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu, klasik Türk edebiyatı alanının en önemli ilim adamlarından biridir. Hem edebiyat tarihi hem de metin şerhinde sahaya hâkimdir. Türkiye’de metin şerhinin üstadı olan merhum Prof. Dr. Ali Nihad Tarlan’ın hayru’l-halefi olan üç öğrencisinden biridir.[2]  Onun klasik edebiyat sahasındaki önemi birkaç sebebe dayanır. Öncelikle Çelebioğlu, Türk edebiyatının İslamî dokusunun farkında olan ve bu yönünü ortaya çıkarmak isteyen bir ilim adamı olmuş; dinî ve tasavvufî konularda çalışmalarını yoğunlaştırmıştır. Türk edebiyatının derinlik ve zenginliğine vâkıftır, bu yüzden klasik edebiyatta yer alan türler de Hocamızın ilgisini çekmiş; mirâc-nâme, esmâ-i Nebî, na’t, 100 hadis, hicretü’n-Nebî, fazîlet-nâme, elif-nâme, yaş-nâme, şemsiyye, kıyâfet-nâme gibi üzerinde hiç çalışma yapılmamış konular üzerinde ya kendisi çalışmış, ya da yüksek lisans veya doktora öğrencilerini bu konular üzerinde çalışmaya teşvik etmiştir. Türk edebiyatında manzum dinî türlerin ilk tasnifini yapan da Âmil Çelebioğlu olmuş, yaptığı tasnif yıllarca sahada çalışanlara rehber olmuştur.

Âmil Çelebioğlu’nu alanında zirveye taşıyan bir diğer özelliği de araştırmacı yönüyle ortaya çıkardığı, tamamen orijinal, adı bile duyulmamış konulara dair çoğu bildiri olan çalışmalarıdır. Kıyafet-nâme, elif-nâme, lisân-ı pepegî (kekeme dili), lisân-ı sıbyân (çocuk dili), yatak duaları, harfler ve şifre alfabeleri gibi konular ilim dünyasına onunla dâhil olmuştur.

Hocamızın bir diğer hassasiyeti de divan edebiyatı ile halk kültür ve edebiyatının yakınlığı, bu iki alan arasındaki müşterek hususların farklılıklardan daha çok olduğu, her iki edebiyatın bir bütünü oluşturduğuna dairdir. “Karacaoğlan’da Divan Şiiri Husûsiyetleri” konuya dikkati çeken ilk araştırmasıdır. Bu görüşten hareketle Ramazan-name, ninniler, bilmeceler, maniler gibi halk edebiyatı ürünleri üzerinde birçok çalışma yapmıştır.

Âmil Çelebioğlu’nun dikkat çektiği bir başka konu da klasik edebiyatımızın mahallî yönüdür. Türk edebiyatının taklidî veya mücerred bir edebiyat olmadığını, günlük hayata dair hemen her konunun şiirde yer aldığını gerek yazılarında gerekse derslerinde önemle vurgulaması günümüzde meyvelerini vermiş, divan şiirinin sosyal yönü birçok bilimsel çalışma ile ele alınmaya başlanmıştır.

Bir ilim adamı olarak Âmil Çelebioğlu; araştırmalarındaki titizliği, sabrı, azmi ve dikkati ile öğrencilerine örnek olmuştur. Onun bu yönünü ön sözde verdiği bilgiler ve bibliyografyası ile açıkça gösteren Sultan II. Murad Devri Mesnevîleri konulu doçentlik tezidir. Hocamız bu tezi hazırlarken; Afyon (İl Halk), Amasya, Ankara (Millî Ktp, DTCF, TDK), Balıkesir, Bursa (İl Halk), Çorum (İl Halk), Edirne (İl Halk), Erzurum (Atatürk Üniversitesi), İstanbul (Arkeoloji Müzesi, Belediye, İstanbul Üniversitesi, Millet, Nuruosmaniye, Süleymaniye, Topkapı Sarayı Müzesi, Türkiyat Enstitüsü, Üsküdar Selim Ağa), İzmir, Karaman, Kastamonu (Genel), Kayseri (Raşit Efendi), Konya (Koyunoğlu, Mevlâna Müzesi), Kütahya, Manisa, Sivas olmak üzere yurt içinde on yedi ilde yirmi sekiz kütüphane; Avrupa da Roma (Vatikan Kütüphanesi), Paris (Bibliothèque Nationale de France), Londra (British Museum), Cambridge (University Library) ve Edinburgh (University Library) olmak üzere beş kütüphanede araştırma yapmıştır. Kendisine “kütüphane kurdu” denilmesi, araştırma yaptığı bütün kütüphanelerde neredeyse elinin değmediği yazma kalmamasındandır. Onun orijinal konulardaki makale ve bildirileri bu gayretlerinin neticesidir.

Mevlâna Torunu Âmil Çelebioğlu

Hz. Mevlâna’nın soyundan gelen Âmil Çelebioğlu, Mevlevilîğin ilme ve sanata verdiği değeri genetik bir özellik olarak taşır. Nesebine ilişkin özellikleri ilim adamı kimliği ile birleşince; Hz. Mevlâna’nın Anadolu’nun Türk ve Müslüman kimliğini kazanmasındaki rolü; Mesnevî’nin Türk edebiyatının teşekkülündeki önemli yeri, Mevlevîliğin Türk kültür ve sanatına olan katkıları, adeta “Mevlevî Edebiyatı” denilecek edebî zenginliği Âmil Hoca’nın üzerinde önemle durduğu konular olmuştur.

Mesnevî-i Şerîf, Aslı ve Sadeleştirilmişiyle Manzum Nahîfî Tercümesi onun ceddine dair ilk, diğer yandan en önemli ve büyük çalışmasıdır. Henüz asistanken tamamladığı bu dev eseri; “XIII-XV (ilk yarısı) Yüzyıl Mesnevîlerinde Mevlânâ Tesiri”, “Ebced Hesâbıyla Mevlânâ’nın Doğum Tarihi”, “Muhtelif Şerhlere Göre Mesnevî’nin İlk Beytiyle İlgili Düşünceler”, “Anadolu’nun Türkleşmesinde Mevlânâ’nın Rolü”, “Hz. Mevlânâ’ya İzafe Edilen Bir Gazelin Şerhi” ve “Mevlânâ’dan Öğütler” gibi bildiri ve makaleler takip etmiştir.

Âmil Çelebioğlu’nun Hocalığı

Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu’nun hocalık hayatı 1964’te Konya Erkek Lisesi’nde başlamış; üniversite seviyesinde ise İstanbul, Atatürk, Hacettepe, Selçuk ve Marmara Üniversitelerinde 19120’da aramızdan ayrılana kadar devam etmiştir. Sayısız lisans öğrencisi yanında yüksek lisans ve doktora danışmanlığını yaptığı pek çok öğrenci yetiştirmiştir. Prof. Dr. Metin Akar, Doç. Dr. Nejat Sefercioğlu, Prof. Dr. Cemal Kurnaz, Prof. Dr. Nihat Öztoprak, Prof. Dr. Sebahat Deniz ve bendeniz onun doktora danışmanlığı ile akademik hayata kazandırılmıştır.

Hocamız; “Tenkit yazmayın! Tenkide harcayacağınız zamanı ilme verin!” ikazıyla öğrencilerini yönlendirir; daima mütebessim ifadesiyle “Tezgâhta ne var?” diye takılarak çalışma şevklerini artırır; boş durmayı, üretmemeyi ihanet bilir, “Vebal altındayız” diyerek bizleri nezaketle uyarırdı. Onun “Evladım” hitabıyla karizmatik ve içten sesini duyan, siyah çerçeveli gözlüğünün ardından büyük bir ciddiyet, ilgi ve sevgi ile bakan gözlerini gören her öğrencisi büyük bir sevgi ve saygıyla Âmil Hoca’ya bağlanmıştır. Dersleri zaman mefhumunun unutulduğu, ancak çoğu kez; “Derse 5 dakika geç girdik, 5 dakika geç çıkacağız!” sözleriyle dersin bitmek üzere olduğunu hatırlattığı, ezberindeki birçok şiirle,  Mesnevî’den hikâyelerle ve fıkralarla bitmesi istenmeyen türdendi.

Dostları

Âmil Çelebioğlu, sohbetine doyum olmayan, vefalı, dürüst ve açık yürekli bir dosttur. Onun bu meziyetlerine vâkıf olan ve ömür boyu dostluğunu paylaştığı kıymetli insanların başında Sönmez Neşriyat’ın Müdürü Ali İhsan Yurt, şair Nahid Aybet ve Prof.Dr. Abdulkerim Abdulkadiroğlu’nu saymak mümkündür. Fethi Gemuhluoğlu, Prof.Dr. Kemal Yavuz, Prof.Dr. Mücteba Uğur, Prof. Ali Haydar Bayat, Prof.Dr. Süleyman Hayri Bolay, Prof.Dr. Erol Güngör, Prof.Dr. Hakkı Dursun Yıldız, Prof.Dr. İsmail Yakıt, Mehmet Ali Aydın (Konya’da Eğitim Enstitüsü’nden meslektaşı) ve hocalarından Prof.Dr. Kaya Bilgegil ve Prof.Dr. Şükrü Elçin bu dostlardan bazılarıdır. Hocamızın Konya’da çok değer verdiği bir dostu da nalbantlık yapan, ârif, gönül ehli bir insan, Sıdkî Dede’nin canlarından Halil Çakar’dı.

İnsanî Özellikleri

Prof.Dr. Âmil Çelebioğlu; örnek bir evlat, eş, baba, hoca, arkadaştı. Bir eğitimci olarak insanî, ahlakî bütün özellikleri temsil eden, rehber/model bir şahsiyetti. İnancını samimiyetle yaşaması, milliyetçiliği, vatanseverliği, dinî ve millî konularda azamî derecede hassas ve gayretli olması onun en dikkat çeken özellikleri idi. Maddiyata, gösterişe değer vermez, sadelikten ayrılmazdı. Alçakgönüllü, yardımsever, cömert ve yol gösterici idi. Yurt dışında gördüğü yazmaların fotoğraflarını konu üzerinde çalışan doktora öğrencilerine hiçbir karşılık almaksızın verirdi.[3] Kendisine yapılan en küçük yardımı zevkle dile getirirdi. Ninniler ve bilmecelere dair kitaplarına derleme ile katkıda bulunan her bir öğrencisinin adına kitapların “Teşekkür-nâme” bölümlerinde yer vermesi benzerine rastlanmayan bir tutumdur.

Hocamız; hayatı seven, neşeli bir insandı. Çalışmaya ara verince duvardan sazını indirir, çalar; uçağın yaygın olmadığı yıllarda yolculuklarında otobüsü değil treni tercih eder; yazları Maltepe’deki yazlığında kürek çeker, balık tutardı.  Kıyafet ilminden anlar, insanların dış görünüşlerinden hareketle verdiği hükümleri, yakından tanıdıkça ne kadar isabetli olduğunu tartardı.

“Garibin malı yanında gerek!” diyerek eşyasını/çantasını asla taşıtmazdı. “El-ilmü saydun ve’l-kitâbetü kaydun” diyerek rastladığı, okuduğu, duyduğu her bilgiyi fişlere kaydederdi. Yanında insanlar kötü yönleriyle anlatılınca “şerrine ninni” diyerek sözü keser, kimsenin arkasından konuşmakla zaman ve enerjisini harcamazdı.

Şairliği

Prof.Dr. Çelebioğlu; sadece edebiyatla uğraşan bir bilim adamı değil, aynı zamanda divan ve halk edebiyatı tarzında aruz ve heceyle şiirler kaleme alan bir şairdir. Fakîr, Fakîrî, Hayrân, Hayrânî ve Âmil gibi mahlaslar kullanarak yazdığı fevkalade güzel şiirlerin yalnızca birkaç tanesini neşretmiştir.[4] 1952–19120 yılları arasında yazdığı, bir divan oluşturacak hacimde, iki defterde toplanmış şiirlerinin bir kısmını da Nejat Sefercioğlu yayımlamıştır.[5] Şiirlerinden bir kaç beyit ve dörtlük aşağıda sunulmaktadır.

* Bir âşık-ı mihnetzedeyim yârimi sorma
Bî-sabr u karârım bana gülzârımı sorma

* Gitti ey dil kimi sevdik ise cânan diyerek
Etmedik gerçi şikâyet yüce ferman diyerek

* Azığın var mı yarın ahrete burdan ona bak
Ne olur sonra cevâbın ne getirdin dese Hak

* Rengine aldanma dehrin yâr u ağyârın dahi
Sabr kıl elbet bulursun derdine bir gün devâ

* Hâline şükreyle hepsi geçer Hayrânî
Dem olur ârife bir mürşid imiş derd ü elem

* Bu ilim bu tahsil boşuna emek
Gönül kitâbından okumadıysan
Nasîbin sonunda gam keder yemek
Gönül kitâbından okumadıysan

*Yol uzun ömür kısa
Her gün yeni bir tasa
Eğri düzelmez ise
Doğruyu eğmek neden

Bilimsel Çalışmaları

“Âlimin ölümü, âlemin ölümüdür” hadis-i şerifine mazhar olan, erken kaybıyla ilim âleminin yasa boğulduğu Prof.Dr. Âmil Çelebioğlu’nun tez, kitap, makale, bildiri, şiir ve muhtelif yazıları ona ithaf edilen Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türklük Araştırmaları Dergisi Âmil Çelebioğlu Armağanı’nda (Y. 1991–1992, S. 7, İstanbul 1993) öğrencisi Nihat Öztoprak tarafından listelenmiştir (s. 1–16). Bu listenin güncellenmiş şekli de aşağıda sunulmaktadır.

Tezleri

  1. “Fuzûlî ve Cevherler”, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Yayımlanmamış Mezuniyet Tezi, Türkiyat Enstitüsü, Nu: T. 547.
  2. Muhammediye, Erzurum (Doktora Tezi, yayımlandı)
  3. II. Murad Devri Mesnevîleri, Erzurum 1986. (Doçentlik Tezi, yayımlandı)
  4. Kıyâfet İlmi (Profesörlük Tezi, yayımlanmadı)

Kitapları

  1. Mevlânâ, Mesnevî-i Şerîf, Aslı ve Sadeleştirilmişiyle Manzum Nahîfî Tercümesi, 3 c. Sönmez Yayınevi, İstanbul 1967–1972; 2. bs. 6 c. MEB Yay. İstanbul 2000; 3. bs. Timaş, İstanbul 2007.
  2. Ramazan-nâme, Tercüman 1001 Temel Eser, İstanbul [1974]; 2. bs. MEB Yayınları, İstanbul 1995.
  3. Yazıcıoğlu Mehmed, Muhammediye, Tercüman 1001 Temel Eser, 4 c. İstanbul [1975]; 2. bs. MEB Yayınları, İstanbul 1996.
  4. Türk Bilmeceler Hazinesi Yusuf Ziya Öksüz’le beraber, 1. bs. Ülker Yayınevi, İstanbul 1979; 2. bs. Kitabevi, İstanbul 1995.
  5. Türk Ninniler Hazinesi, Ülker Yayınevi, İstanbul 1982.
  6. Erzurumlu İbrahim Hakkı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, Türk Büyükleri Dizisi, Nu: 71, Ankara 1988.
  7. Ali Nihad Tarlan, Kültür Bak. Yayınları, Türk Büyükleri Dizisi, Nu: 120, Ankara 1989.
  8. Kanûnî Sultân Süleymân Devri Türk Edebiyatı, MEB Yayınları, İstanbul 1994.
  9. Eski Türk Edebiyatı Araştırmaları, MEB Yayınları, İstanbul 1998.
  10. Türk Mesnevî Edebiyatı (XV. yüzyıla kadar-Sultan II. Murad Devri 824–855/1421–1451), Kitabevi, İstanbul 1999.
  11. Türk Edebiyatında Elifnâmeler (Yayımlanmadı)
  12. Türk Maniler Hazinesi (Yayımlanmadı)

Makaleleri

Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu’nun makale ve bildirilerinin bir kısmı Nihat Öztoprak ve Sebahat Deniz’in gayretleriyle kitap hâline getirilerek Eski Türk Edebiyatı Araştırmaları (İstanbul 1998) adıyla yayımlanmıştır. Aşağıdaki makale ve bildirilerin bu kitaptaki yeri ETEA kısaltması ile belirtilmektedir.

  1. “Süleyman Nahîfî ve Fazîlet-i Savm (Zuhru’l-Âhire) Adlı Eseri”, Diyanet Dergisi, S. 112, Ankara 1972: 342–350; ETEA, 317–334.
  2. “Yazıcı Sâlih ve Şemsiyye’si”, Atatürk Üniversitesi İslâmî İlimler Fakültesi Dergisi, S. 1, Aralık 1975, Erzurum 1976: 171–218: ETEA, 55–91.
  3. “Erzurumlu İbrâhim Hakkı Dîvânı’nda Gönül”, Türk Kültürü, Y. XVI, S. 185, Mart 1978: 282–294; ETEA, 585–598.
  4. “Kabus-nâme Tercümesi Murad-nâme’ye Dâir”, Türk Kültürü, Y. XVI, S. 192, Ekim 1978, s. 719–728: ETEA, 141–150.
  5. “Lûgazlara Dâir”, Türk Kültürü, Y. XVII, S. 193, Kasım 1978, s. 43–47.
  6. “Mevlânâ Tesiri”, Töre, C. 8, S. 91, Aralık 1978: 6–7.
  7. “Ebced Hesâbıyla Mevlânâ’nın Doğum Tarihi”, Türk Kültürü, Y. XVII, S. 196, Şubat 1979, s. 232–233; ETEA, 25–26.
  8. “Muammalara Dair”, Türk Kültürü, Y. XVII, S. 200–202, Haziran-Ağustos 1979, s. 422–427.
  9. “Kıyâfe(t) İlmi ve Akşemseddinzâde Hamdullah Hamdî İle Erzurumlu İbrâhim Hakkı’nın Kıyâfetnâmeleri”, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Araştırma Dergisi Ahmet Caferoğlu Özel Sayısı, Fasikül 2, S. 11, Ankara 1979: 305–347; ETEA, 225–262.
  10. “Harflere Dair”, Millî Kültür, C. 11, S. 1, Ankara, Haziran 1980: 62–65; ETEA, 599–606.
  11. “Zaîfî’nin Gazavât-ı Sultan Murad İbni Muhammed Han Adlı Mesnevîsi”, Türk Kültürü, S. 225, Ankara, Ocak 1982: 162–170; ETEA, 151–158.
  12. “Türk Edebiyatında Manzum Dinî Eserler”, Şükrü Elçin Armağanı, Ankara 1983: 153–166; ETEA, 348–365.
  13. “Şâir Fatih”, Kaynaklar, S. 3, İstanbul 1984: 36–39; ETEA, 181–186.
  14. “Türk Edebiyatında Yaşnâmeler”, Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türklük Araştırmaları Dergisi, S. 1, Y. 1984, İstanbul 1985: 151–286; ETEA, 367–488.
  15. “Erzurumlu İbrahim Hakkı’nın Mânileri”, Türk Kültürü, Y. XXIV, S. 270, Ekim 1985: 355–357; ETEA, 739–741.
  16. “Âşık Ahmed’in Câmiü’l-Ahbâr Adlı Manzum Tezkiretü’l-Evliyâsı”, Türk Kültürü Araştırmaları Prof. Dr. İbrahim Kafesoğlu’nun Hatırasına Armağan, Y. XXIII/1–2, Ankara 1985: 171–187; ETEA, 109–125.
  17. “Elif Harfiyle İlgili Bâzı Edebî Husûsiyetler”, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Dergisi, C. XXIV, Y. 1980–1986, İstanbul 1986: 45–64; ETEA, 607–624.
  18. “Süleyman Nahîfî’nin Hicretü’n-nebî Adlı Mesnevîsi”, Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türklük Araştırmaları Dergisi, S. 2, Y. 1986, İstanbul 1987: 53–87; ETEA, 263–315.
  19. “Ninnilerimiz”, Erdem, S.7, Ocak 1987: 211–237.
  20. “Ninnilerimize Dair”, Çocuk Edebiyatı Yıllığı, İstanbul 1987: 79–83.
  21. “Balıkesirli Devletoğlu Yusuf’un Fıkhî Bir Mesnevîsi”, Türk Kültürü Araştırmaları -Mehmet Kaplan İçin, TKAE Yayınları, Nu: 75, Ankara 1988: 43–57; ETEA, 127–140.
  22. “Turkish Literature of the Period of Sultan Süleyman the Magnificent”, The Ottoman Empire in the Reign of Süleyman the Magnificent, Ministry of Culture and Tourism of the Turkish Republic, vol. II, Ankara 1988: 61–163.
  23. “Yûnus’un Şiirleriyle İlgili Şerhler”, Türk Edebiyatı Yûnus Emre Özel Sayısı, S. 193, Kasım 1989: 28–30; ETEA, 547–552.
  24. “Edebiyatımızda Ramazan”, Türk Yurdu, S. 32, Nisan 19120: 47–49; ETEA, 691–695.
  25. “Anadolu’nun Türkleşmesinde Mevlânâ’nın Rolü”, Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türklük Araştırmaları Dergisi, S. 5, İstanbul 19120: 223–248; ETEA, 5–24.[6]
  26. “Kültür ve Edebiyatımızda Allah”, ETEA, 93–108.
  27. “Yazıcıoğlu Mehmed ve Muhammediye’si”, ETEA, 159–174.
  28. “Ahmed-i Bîcan”, ETEA, 175–180.
  29. “Akşemseddin’in Eserlerinde Gönül” (Yayımlanmamış, 10 s.)
  30. “Şâir Kanûnî Sultan Süleyman”, ETEA, 187–199.
  31. “Süleyman Nahîfî’nin Risâle-i Hıdriyye’si”, ETEA, 335–347.
  32. “Kültür ve Edebiyatımızda Ay”, ETEA, 677–689.
  33. “Ramazanname İsimli Esere Dair”, ETEA, 749–762.

Bildirileri

  1. “XIII-XV (ilk yarısı) Yüzyıl Mesnevîlerinde Mevlânâ Tesiri”, Mevlâna ve Yaşama Sevinci, Konya Turizm Derneği Yayını, Konya 1978: 99–126; ETEA, 29–53.
  2. “Çocuk Dili (Lisân-ı Sıbyan) İle Yazılmış Şiirler”, II. Milletlerarası Türk Folklor Kongresi Bildirileri, C. II, Ankara 1982: 95–102; ETEA, 489–496.
  3. “Hz. Mevlânâ’ya İzafe Edilen Bir Gazelin Şerhi”, Mevlânâ (V. Uluslararası Mevlâna Kongresi, 13.12.1983), Konya 1983: 26–30; ETEA, 519–524.
  4. “Karacaoğlan’da Divan Şiiri Husûsiyetleri”, V. Millî Türkoloji Kongresi, Türk Folkloru Araştırmaları, 184, Ankara 1984: 17–30; ETEA, 711–723.
  5. “Muhtelif Şerhlere Göre Mesnevî’nin İlk Beytiyle İlgili Düşünceler”, Selçuk Üniversitesi I. Mevlâna Kongresi (3–5 Mayıs 1985), Tebliğler, Konya 1985: 5–27; ETEA, 525–545.
  6. “Kekeme Dili (Lisân-ı Pepegî) İle Şiirler”, (VI. Millî Türkoloji Kongresi, İstanbul 24–29 Eylül 1984), Türk Folkloru Araştırmaları, 185/2, Ankara 1985: 27–34; ETEA, 497–503.
  7. “Manilerle Divan Şiirinde Ortak Hususiyetler”, Türk Halk Edebiyatı ve Folklorunda Yeni Görüşler II – 26–28 Ekim 1984 Kongre Bildirimleri, hzl. Feyzi Halıcı, Ankara 1985: 172–184; ETEA, 725–737.
  8. “Türk İslâm Edebiyatının Orijinalitesi ve Zenginliği”, (Klasik Edebiyat) Milletlerarası Gençlik Yılı Millî Kültür ve Gençlik Simpozyumu, 1985 (Yayımlanmamış).
  9. “Eski Türk Edebiyatında Gençlikle İlgili Bazı Görüşler”, Gazi Üniversitesi Millî Kültür ve Gençlik Simpozyumu (13–15 Kasım 1985), Ankara 1985: 155–173; ETEA, 655–676.
  10. “Halk ve Divan Şiirinde Âb-ı Hayât”, Selçuk Üniversitesi 1. Millî Halk Edebiyatı ve Folklor Kongresi, 8–9 Ekim 1986, Konya.
  11. “Fuzûlî’nin Şiirlerinde Ney”, Selçuk Üniversitesi II. Mevlâna Kongresi (3–5 Mayıs 1986), Tebliğler, Konya 1987: 71–83; ETEA, 563–573.
  12. “XIV-XV. Yüzyıl Şairlerinden İbrahim Bey’in Manzum Mesnevî Şerhi”, Selçuk Üniversitesi I. Milletlerarası Mevlâna Kongresi (3–5 Mayıs 1987), Tebliğler, Konya (Yayımlanmamış).
  13. “Kültürümüzde Yatak Duaları”, III. Milletlerarası Türk Folklor Kongresi Bildirileri, Ankara 1987: 95–102; ETEA, 763–770.
  14. “Fuzûlî’nin Bir Beyti Üzerinde Bazı Düşünceler”, I. Millî Fûzûlî Semineri, Osmanlı Araştırmaları-The Journal of Ottoman Studies, S. VII-VIII, İstanbul 1988: 199–210; ETEA, 575–584.
  15. “Kültür ve Edebiyatımızda Şifre Alfabeleri”, Tarih Boyunca Paleografya ve Diplomatik Semineri Bildirileri 30 Nisan- 2 Mayıs 1986, İstanbul 1988: 19–33, 239–253; ETEA, 505–518.
  16. “Eski Türk Edebiyatında Gemiyle İlgili Şiirler ve Bazı Hususiyetler”, Birinci Tarih Boyunca Karadeniz Kongresi Bildirileri 13–17 Ekim 1986, Samsun 1988: 17–47; ETEA, 625–654.
  17. “Mevlânâ’dan Öğütler”, Selçuk Üniversitesi III. Millî Mevlâna Kongresi (12–14 Aralık 1988), Tebliğler, Konya 1988, s. 131–148.
  18. “Akşemseddin-zâde Hamdullah Çelebi ve Pend-nâmesi”, I. Akşemseddin Simpozyumu Göynük Tebliğler (25–27 Mayıs 1988), İstanbul 1989: 34–60; ETEA, 201–224.
  19. “Yûnus’tan Öğütler”, I. Uluslararası Yûnus Emre Kongresi (7–9 Mayıs 19120), Eskişehir.
  20. “Yûnus’un Bir Şiirinin Şerhi”, Yunus Emre Sempozyumu, Ankara 19120: 95–104; ETEA, 553–561.
  21. “Safahatt’ta Duâ”, Millî Şair Mehmed Âkif Ersoy’un Ölümünün 50. Yıldönümü İlmî Toplantısı, 1986 (Yayımlanmamış).

Ansiklopedi Maddeleri

  1. “Âb-ı Hayât”, TDV İslâm Ansiklopedisi, C. 1, İstanbul 1988: 3–4.
  2. “Ahmed Bîcan”, TDV İslâm Ansiklopedisi, C. 2, İstanbul 1989: 49–51.
  3. “Ahmed Bîcân”, Türk Ansiklopedisi, C. 1, İstanbul, 1968: 250–251.
  4. “Allah”, TDV İslâm Ansiklopedisi, C. 2, İstanbul 1989: 499.
  5. “Ay”, TDV İslâm Ansiklopedisi, C. 4, İstanbul 1991: 186–191.
  6. “Yaşnâme”, Türk Ansiklopedisi, C. 33, Ankara 1984: 404.
  7. “Yazıcı Salih”, Türk Ansiklopedisi, C. 33, Ankara 1984: 417–418.
  8. “Yazıcıoğlu Mehmed”, Türk Ansiklopedisi, C. 33, Ankara 1984: 418–419.
  9. “Yazıcıoğlu”, (Kemal Eraslan’la birlikte) İslam Ansiklopedisi, C. 13, İstanbul 1986: 363–368.

Diğer Dergi ve Gazete Yazıları

  1. “Duvarlar Resim Doluydu”, İstanbul Boğaziçi Gazetesi, S. 3, 1 Şubat 1960: 6–7.
  2. “Yıllarca Sonra”, Yeni Konya Gazetesi, 15 Haziran 1964: 2, 5.
  3. “Dönüş”, Çağrı, S. 81, Ekim 1964: 31–32.
  4. “Cemiyet Adabı”, Bâbıâli’de Sabah Gazetesi, İstanbul, 18 Kasım 1966: 2.
  5. “Huzur ve İman”, Bâbıâli’de Sabah Gazetesi, İstanbul, 29 Kasım 1966: 2; 30 Kasım 1966: 2.
  6. “İntihar Üzerine”, Bâbıâli’de Sabah Gazetesi, İstanbul, 3 Ocak 1967: 2.
  7. “Bayramlar”, Bâbıâli’de Sabah Gazetesi, İstanbul, 4 Şubat 1967: 2.
  8. “Camilerimiz”, Bâbıâli’de Sabah Gazetesi, İstanbul, 12 Şubat 1967: 2.
  9. “Gönül Yolu Hak Yolu”, Bâbıâli’de Sabah Gazetesi, İstanbul, 23 Nisan 1967: 2.
  10. “İman, Aşk ve Mevlânâ”, Bâbıâli’de Sabah Gazetesi, İstanbul, 19 Aralık 1967: 2; ETEA, 27–28.
  11. “İman ve İnsan”, Bâbıâli’de Sabah Gazetesi, İstanbul, 26 Aralık 1967: 2.
  12. “Çeşmelerimiz”, Bâbıâli’de Sabah Gazetesi, İstanbul, 11 Ocak 1968: 2.
  13. “Mezar Taşları”, Bâbıâli’de Sabah Gazetesi, İstanbul, 16 Şubat 1968: 2.
  14. “Akıl ve Gurur”, Bâbıâli’de Sabah Gazetesi, İstanbul, 2 Mart 1968: 2.
  15. “Yağmurlar”, Bâbıâli’de Sabah Gazetesi, İstanbul, 13 Nisan 1968: 2.
  16. “Mevsimler”, Bâbıâli’de Sabah Gazetesi, İstanbul, 30 Nisan 1968: 2.
  17. “Duvar ve Çiçeği”, Bâbıâli’de Sabah Gazetesi, İstanbul, 26 Mayıs 1968: 2.
  18. “Camilerimiz”, Pınar, S. 6, Mayıs 1968: 20, 23.
  19. “Bu Toprağın Sesinden”, Bâbıâli’de Sabah Gazetesi, İstanbul, 16 Haziran 1968: 2.
  20. “Neden İçerler”, Bâbıâli’de Sabah Gazetesi, İstanbul, 12 Temmuz 1968: 2.
  21. “Aile Terbiyesi”, Bâbıâli’de Sabah Gazetesi, İstanbul.
  22. “Ebced Hesabıyla Mevlânâ’nın Doğum Tarihi”, Tercüman Gazetesi, 17 Aralık 1987: 2.
  23. “Dînî-Tasavvufî Edebiyatımızda Ramazan”, Zaman Gazetesi, 23 Nisan 19120: 12; ETEA, 697–701.
  24. “Divan Şiirinde Ramazan”, Zaman Gazetesi, 24 Nisan 19120: 12; ETEA, 703–707.
  25. “Tekke Şiirinde Ramazan”, Zaman Gazetesi, 25 Nisan 19120: 12.
  26. “Edebiyatımızda Ramazan Manileri (1)”, Zaman Gazetesi, 30 Mart 1991: (Ramazan İlavesi); ETEA, 743–748.
  27. “Edebiyatımızda Ramazan Manileri (2)”, Zaman Gazetesi, 31 Mart 1991: (Ramazan İlavesi); ETEA, 743–748.

Hakkında Yazılanlar

Âmil Çelebioğlu, ardında kendisini sevgi ve hasretle, saygı ve minnetle anan birçok gönül bırakmıştır. Dostları, meslektaşları, öğrencileri irtihaline tarihler düşürmüş, mersiyeler kaleme almış, örnek şahsiyetini çeşitli yazılarla dile getirmişler, Hac’da şehadeti gazetelerde haber konusu olmuştur. Bu yazı, şiir ve haberlerin listesi aşağıda verilmektedir.

Abdulkadiroğlu, Abdulkerim, “Millî Kültür Bir Hayranını Prof.Dr. Âmil Çelebioğlu’nu Kaybetti”, Millî Kültür, S. 76, Eylül 19120: 99–105; S. 77, Ekim 19120: 69.

Abdulkadiroğlu, Abdulkerim, “Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu’nun Hatırasına”, Türk Edebiyatı, S. 203, Eylül 19120: 18–19.

Akar, Metin, “Çelebioğlu, Âmil”, Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi, C. II, İstanbul 1977: 127–128.

Akar, Metin, “Çelebioğlu, Âmil”, Başlangıcından Bugüne Türk Şâir ve Yazarlar Sözlüğü, İstanbul 1985: 92–93.

Akyol, İbrahim, “Âmil Hoca Göçtü Dünyadan”, Millî Gazete, İstanbul 14 Temmuz 19120: 8.

“Âmil Çelebioğlu’nun Vefat Ettiği Öğrenildi”, Zaman Gazetesi, İstanbul 12 Temmuz 19120: 1.

Bahadır (Alaylı), Yüksel, “Büyük Hocamız Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu’nun Ardından”, Yeni Meram Gazetesi, 2 Mart 1991: 6.

“Başsağlığı”, Marmara üniversitesi Öğretim Üyeleri, Zaman Gazetesi, 12 Temmuz 19120: 3.

Bostan, M. Hanefi, “Son Asırda Bir Alperen”, Yeni Hafta Gazetesi, 2–8 Ağustos 1993: 10–11.

Ceyhan, Adem, “Çelebioğlu Dürüst ve Ciddi Bir İlim Adamıydı-Namuslu Müdekkike Muhtacız”, Zaman Gazetesi, 31 Temmuz 19120: 7.

Doğan, Mehmed, “Bir Kütüphane Kurdunu Daha Kaybettik”, Yeni Düşünce Gazetesi, Ankara 27 Temmuz 19120: 10.

Eren, M. Ali, “Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu”, Zaman Gazetesi, 11 Temmuz 19120: 10.

“Gaib Cenaze Namazına Davet”, Talebeleri ve Dostları, Zaman Gazetesi, 12 Temmuz 19120: 3.

Gazigiray, Alper, “İlmiyle Âmil Bir Er Kişi”, Zaman Gazetesi, 15 Temmuz 19120: 2.

“Hac Şehitleri İçin Gâib Cenaze Namazı Kılındı”, Zaman Gazetesi, İstanbul 16 Temmuz 19120: 1.

“Hac Şehitleri için İstanbul’da cenaze Namazı Kılınacak, Mevlâna’nın Torunu”, Tercüman Gazetesi, İstanbul 12 Temmuz 19120: 8.

“Hacılar İçin Gâib Namazı Kılındı”, Tercüman Gazetesi, 16 Temmuz 19120: 1.

Hakverdioğlu, Metin, “Senden Öğrendik” (Yayımlanmadı).

“İlk Yaralı Kafilesi Geldi”, Zaman Gazetesi, 14 Temmuz 19120: 1.

Kabaklı, Ahmet, “Âmil Çelebioğlu”, Tercüman Gazetesi, 18 Temmuz 19120: 2.

Kabaklı, Ahmet, “Âmil Çelebioğlu”, Türk Edebiyatı, S. 202, Ağustos 19120: 9.

Kurnaz, Cemal, “Hocam Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu’nun Ardından”, Türk Yurdu, C.10, S. 36, Ağustos 19120: 47–58.

Kurnaz, Cemal, “Âmil Çelebioğlu”, Türkiye Kültür ve Sanat Yıllığı, Ankara 1991: 710–711.

Kurnaz, Cemal, “Çelebioğlu, Âmil”, TDV İslâm Ansiklopedisi, C. 8, İstanbul 1993: 264–265.

“Mehmet Gökalp’ın Kaleminden Prof. Çelebioğlu-Samimi ve İyi Niyetli Bir İnsandı”, Zaman Gazetesi, 26 Temmuz 19120: 7.

Özmen, Murad, “Anlatamadığım” (şiir), İstanbul Boğaziçi Gazetesi, 1.2.1960. 2.

Öztoprak, Nihat, “Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu’nun Aziz Hatırasına Gazel”, Türk Edebiyatı, S. 203, Ekim 19120: 54.

Öztoprak, Nihat, “Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu’na Göre Halk Edebiyatı ile Divan Edebiyatının Ortak Hususiyetleri”, Türk Edebiyatı, S. 213, Temmuz 1991: 17–20.

Öztoprak, Nihat, “Âmil Çelebioğlu’nun Hayatı ve Bibliyografyası”, Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türklük Araştırmaları Dergisi Âmil Çelebioğlu Armağanı, Y. 1991–1992, S. 7, İstanbul 1993: 1–16.

“Prof. Dr. Amil Çelebioğlu Kayıp”, Türkiye Gazetesi, 10 Temmuz 19120: 1.

“Prof. Dr. Amil Çelebioğlu Kayıp”, Zaman Gazetesi, 11 Temmuz 19120: 1.

“Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu’nun Doktora Ders Notları (1)”, Kül, S. 1, 15 Aralık 19120.

“Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu’nun Doktora Ders Notları (2)”, Kül, S. 2, 15 Ocak 1991: 10–11.

“Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu’nun Doktora Ders Notları (3)”, Kül, S. 3–4, 15 Mart 1991: 22–23.

“Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu’nun Doktora Ders Notları (4)”, Kül, S. 5, 15 Haziran 1991: 16–17.

Sefercioğlu, Nejat, “Gitti Ey Dil Kimi Sevdik İse Cânân Diyerek”, Türk Kültürü, S. 328, Ağustos 19120: 496–501.

Sefercioğlu, Nejat, “Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu’nun Aziz Hatırasına Mersiye”, Türk Edebiyatı, S. 203, Eylül 19120: 17.

Sefercioğlu, Nejat, “Âmil Çelebioğlu İçin Söyleyemediklerim”, Zaman Gazetesi, 28 Nisan 1995:

Sefercioğlu, Nejat, “Âmil Çelebioğlu İçin Söyleyemediklerim”, Zaman Gazetesi, 29 Nisan 1995:

Sefercioğlu, Nejat, “Şâir Âmil Çelebioğlu (Hayrânî)”, Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türklük Araştırmaları Dergisi Âmil Çelebioğlu Armağanı, Y. 1991–1992, S. 7, İstanbul 1993: 17–51.

Şirin, Mustafa Ruhi, “Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu ile ‘Ninni Edebiyatı’ Üzerine, Türk Edebiyatı, S. 205, Kasım 19120: 28–31.

Tatçı, Mustafa, “Hocam Âmil Çelebioğlu’nun Ardından”, Türk Edebiyatı, S. 207, Ocak 1991: 55–57.

Uğur, Mücteba, “Bir İlmiyle Âmil Çelebioğlu’nun Ardından”, Millî Kültür, S. 79, Aralık 19120: 76–77.

Yakıt, İsmail, “Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu’nun Vefatına Tarihtir (1,2)”, Yakut’tan Tarihler veya Divan-ı Tevarih-i Yakut, Ötüken Neşriyat, İstanbul 2009: 292–293.

Yanpınar, Ahmet, “Hocam Âmil Çelebioğlu’na Mersiye”, Zaman Gazetesi, 14 Temmuz 19120: 2.

“Yaralı Hacılarımız Türkiye’ye Getirildi”, Türkiye Gazetesi, İstanbul 14 Temmuz 19120: 2.

Sonuç

Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu, Türk bilim, kültür ve edebiyatına hizmet eden, Hz. Mevlâna’nın hem soyundan hem de huyundan gelen müstesna bir akademisyen ve insandı. Her öğrencisi üzerinde derin izler bırakan örnek bir hoca; her biri sahasında özel yere sahip kitap, makale ve bildirileriyle mütebahhir bir ilim adamıydı. İsmiyle müsemmâ; ilmiyle Âmil, insanlığıyla Çelebi idi.

Cenab-ı Hakk’ın bizlere Hocamıza layık öğrenciler olarak hizmeti nasip etmesi, Hocamıza da rahmetle muamelesi niyazıyla yakın dostu Nahid Aybet Bey’in kaleme aldığı mersiye ile sözlerimize son veriyoruz.

Gazel

Yâr-ı azîz, dost-ı kadîm, âşık-ı b’illâh
Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu’nun rûh-ı pâkine   

Gittin ammâ ki kodun hasret ile cânı bile[7]
Sûz-ı dil geçti meded âteş-i nîrânı bile

Öyle âh etmede kim mahşer-i hicrinde gönül
Zâr u bî-tâb u nizâr eyledi efgânı bile

“İrci’î” emrine “Lebbeyk” diyerek düştü yola
Etti yoldaş ona Hak rahmet ü gufrânı bile

Bu gelen kâfile-i aşk ile ey yâr-ı Hudâ
Râh-ı vaslında kodu cân u cânânı bile

İzz ile kondura Hak Beyt-i Harâmında onu
O habîbin ola hem-sohbet ü mihmânı bile

Eğlemez bezm-i safâ mutrıbı Nâhîd olsa
İstemem sensiz olan sohbet-i yârânı bile

Nahid Aybet (12 Ağustos 19120)

KAYNAKLAR

Abdulkadiroğlu, Abdulkerim, “Millî Kültür Bir Hayranını Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu’nu Kaybetti”, Millî Kültür, S. 76, Eylül 19120: 99–105; S. 77, Ekim 19120: 69.

Gülcan, D. Ali, Karaman Mevlevihanesi, Mevlevilik ve Karamanlı Mevlevi Velileri, Karaman 1975.

Öztoprak, Nihat, “Âmil Çelebioğlu’nun Hayatı ve Bibliyografyası”, Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türklük Araştırmaları Dergisi Âmil Çelebioğlu Armağanı, Y. 1991–1992, S. 7, İstanbul 1993: 1–16.


[1] Ebubekir Çelebi, zükür çelebidir. 1925’te tekke, zaviye ve dergâhların kapatılmasından sonra tedavi olmak için gittiği Ankara’da Hakk’a yürümüş ve Ankara’da sırlanmıştır. Ailenin daha önce irtihal eden fertlerinin birçoğu Mâder-i Mevlâna Camii’nde medfundur. D. Ali Gülcan, Karaman Mevlevihanesi, Mevlevilik ve Karamanlı Mevlevi Velileri, Karaman 1975: 32–34.

[2] Prof. Dr. Ali Nihad Tarlan’ın diğer iki öğrencisi Prof. Dr. Mehmed Çavuşoğlu ve Prof. Dr. Harun Tolasa’dır. Kaderin cilvesi ile bu üç ilim adamı da genç yaşta Hakk’a yürümüşlerdir.

[3] Şerif Ali Bozkaplan’a Câmâsb-nâme’nin yurtdışındaki bir yazmasının fotoğraflarını yanımda vermişti.

[4] “M. Prof. Dr. Kaya Bilgegil’in Aziz Hatırasına”, Türk Edebiyatı, S. 88, s. 55; Gazel, Türk Kültürü, S. 254, Haziran 1984: 355; Gazel, Kubbealtı Akademi Mecmuası, Y. 13, S. 4, Ekim 1984: 26.

[5] Nejat Sefercioğlu, “Şâir Âmil Çelebioğlu (Hayrânî)”, Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türklük Araştırmaları Dergisi Âmil ÇELEBİOĞLU Armağanı, Y. 1991–1992, S. 7, İstanbul 1993: 17–51.

[6] Türk Kültürüne Hizmet Vakfı tarafından 18 Aralık 1989 tarihinde AKM Konser Salonu’nda düzenlenen Mevlânâ ve Türk Kültürü Semineri’nde sunulmuştur. Bu yazının neşredildiği bir diğer kaynak: Mevlâna’nın Düşünce Dünyasından, der. Nuri Şimşekler, Konya 2004: 67–92.

[7] Gazelin ilk ve son mısraları 17. yüzyıl şairi Edirne Mevlevihanesi şeyhi Neşâtî Ahmed Dede’ye aittir.