AHDE VEFA

A+
A-

3. AHDE VEFA

Allah’a verdiğin söze vefa edersen, Allah da kereminden senin ahdini korur.

“Ahdime vefa edin” sözüne kulak ver de sevgiliden “Ahdinize vefa edeyim” vaadi gelsin.

Kiminle ahdettiğini bilen, tenini iplik haline kor, o ahdin etrafında dolanır, o ahdi örer durur.

Ahidlere vefa etmek, akılla olur. (…)

Akıl, ahdini hatırlatır; akıl, unutkanlık perdesini yırtar.

Yalancı, dolancı adam, dinde vefakâr olmadığından her an yeminini bozar.

Ahdi bozmak, ahmaklıktandır. Yeminine vefa etmek ve yemininde durmaksa, temiz kişinin işidir.

Sadece şükür ehliyle vefa sahiplerinin elde ettikleri kaybolmaz. Çünkü talih, onların peşinden gelir.

İnsan bir ağaca benzer, ahdi de ağacın köküne. Kökün iyileşmesine, sağlamlaşmasına çalışmak gerek!

Bozuk düzen ahid, çürümüş kök gibidir. Kökü çürümüş ağaç da meyve vermez.

Şeytan gibi hasetçi değilsen dâva kapısını bırak da vefa kapısına gel!

Köpeğe bir kapıdan, bir lokma ekmek verilse o kapıya bağlanır, hizmetkar olur.

Kapıya bekçi kesilir. Ona eziyet edilse, yiyeceği lâyıkıyla verilmese bile o kapıyı bırakmaz.

Sen de gönül ve gönül ehlinin kapısından bir hayli âb-ı hayat içtin, gözlerin açıldı unutma)!

(V/1181, 1183, II/2140, IV/2288, 2289, II/2873, 2875, V/1000, 1166, 1167, 1173, III/287, 288, 293)

[divide style=”2″]