Arapgirli Karabaş ı Veli Hazretleri’ni Anma Programı yapıldı

A+
A-

Arapgir Belediyesi, ‘Arapgirli Büyük Bilge Karabaş-ı Velî Anma ve Anlama Paneli’ düzenleyerek, bilge’ nin Arapgir ve Malatya için öneminin  konuşulduğu toplantıda geniş çaplı bir katılımın sağlandığı, panelistlerin sunumları halkın büyük beğenisini topladı ve büyük zatın hayatı sanatı ve eserlerinin konuşulduğu panel sayesinde Arapgir Belediyesi  bir ilke daha imza attı.

08 Haziran 2013 Cumartesi günü Saat 14.00 de 300 ün üzerinde kişinin katılımıyla, İnönü Üniversitesi Arapgir MYO Konferasn Salonunda düzenlenen ‘Arapgirli Büyük Bilge Karabaş-ı Velî Anma ve Anlama Paneline konuşmacı olarak; Büyük zatın son kuşak öğrencilerinden Ömer Tuğrul İNANÇER, İzmir Müftüsü Prof. Dr. Ramazan MUSLU , TDV İSAM temsilcisi Doç. Dr. Semih Ceyhan, Gazi Üniversitesi Edebiyat Fakültesinden Dr. Mustafa TATCI, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi İlahiyat Fak. Tasavvuf Öğretim Üyesi Muhammed BEDİRHAN, Fırat Üniversitesinden Doç.Dr. İsmail AYTAÇ, Kültür ve TurizmBakanlığı İstanbul Tarihi Türk Müziği korosundan Neyzen-Bestekar Hakan ALVAN, Gazeteci Yazar Cumali ÜNALDI, Malatya İl Kültür ve Turizm Müdür Yardımcısı, KUDEB Başkanı Levent İSKENDEROĞLU katılırken, Arapgir Kaymakamı Ercan Turan, Malatya Belediye Başkan Yardımcısı Ertan Mumcu, Arapgir Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu, Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, Malatya’dan ve Arapgir’den çok sayıda daire amirleri ve vatandaşın yoğun katılımı oldu.

Doğum yeri Arapgir Olan Karabaş-ı Veli’nin burada yaptırdığı Hankah dergahı ve Ulu Cami gibi bıraktığı eserleri nedeniyle Arapgir’de onun mirasına sahip çıkmak amacıyla Arapgir Belediyesi, onu anmak ve anlamak adına bir panel düzenledi. Kur’ân-ı Kerim tilavetinin okunmasıyla başlayan panele davet edilen Karabaş’ı Veli’nin son kuşak öğrencilerinden Ömer Tuğrul İnançer yakasına taktığı çiçeğin Arapgir’e ait olan Nazar çiçeği olduğunu belirterek konuşmasına başladı. Panelin düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ettiğini belirten İnançer, Türkiye’de sadece Hz. Mevlana’nın, Yunus Emre’nin olmadığını, ülkenin her yerinde Veli kulların bulunduğunu ve onlara da gereken önemin verilmesi gerektiğini şu cümlelerle dile getirdi: ” Bu memleketin her vilayetinde, her kasabasında Veliler bulunur. Bu memlekette artık sizler bu işleri yapacak insanları seçiyorsunuz. Çünkü sizler artık bu ülkenin büyüklerini, bu ülkeyi bize emanet edenlerin emanetlerini taşıyan varislerisiniz. Onların emanetine sahip çıkmak, bu paneldir, Hankahının tamiridir. Onların yolundan gitmektir. Bunun için ben ayrıca emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” dedi.

Panelde yapılan konuşmalarda Karabaş-ı Veli’nin Arapgir’de doğumu, Arapgir’den ayrılması, yaptığı hizmetler, yetiştirdiği veliler, ismini aldığı başındaki siyah sarığı, yazdığı kitaplar, halifelerinin yazdığı kasideler ve başında bulunduğu Halvetîlik Tarikatı hakkında derin, önemli ve aydınlatıcı bilgilere yer verildi. Günümüzde de onu anlamak ve anlatmanın önemine değinildi.

Panelde giriş konuşmasını yapan Arapgir Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu, Arapgir’in geçmişinde yetişen bir çok veli zât gibi Karabaş-ı Veli’nin de Arapgir’in merkezîliğini yaptığı Yukarı Fırat Bölgesi’nde hizmet ettiğini belirttiği konuşmasında; ” İpek Yolu üzerinde Roma kenti ve o günden sonra hep yükselerek belli bir noktaya kadar ilim ve ticarette zirve olmuş, 1530 yılında liva olmuş, il olmuş, Yukarı Fırat Havzası’nın en önemli kentidir. Dolayısıyla içinde yetiştirdiklerini hatırlayarak, enkazların arasından çıkararak önce kendimizin tanıdığı, sonra da tanıtmaya çalıştığı değerlerimiz var. Bunlardan bir tanesi bugün ismiyle andığımız, 9 yaşında buradan babasıyla birlikte Kastamonu’ya göç etmiş, Alaaddin Ali diye bildiğimiz bir evliyadır. Onun ismi Karabaş-ı Veli adıyla rütbe olarak verilmiştir. O vadi içerisinde hayat boynu bükük olarak devam etmektedir. Bu insanları yetiştiren Osmanpaşa (Eskişehir) Vadisi ve arkasındaki Kayaarası Kanyonu bütün medeniyetlere ev sahibi olmuş, şu anda bir kısım mabetlerimizle ayakta duran ve bizden hizmet isteyen bir vadimizdir. Bu vadide Karabaş-ı Veli’den önce çok insanlar geldi yerleşti.  Ama ulaşabildiğimiz en önemli değer Peygamber Efendimiz (SAV)’in iltifatına mazhar olmuş ve Arapların en cömerdiydi diye iltifat etmiş olan Hatem-i Tai’dir. 570 yılında İran seferlerinden bıkıp kalabalık bi grupla Abdulmuttalib’in iznine bağlı olarak Yukarı Fırat Havzası’na gelip yerleşiyor ve yerleştiği yer şu anda Osmanpaşa’da bulunan Narin Kale olarak biliniyor. 10 yıl sonra bölgede müthiş bir misafirperver, cömert bir anlayış hasıl oluyor. O günden beri Arapgir hep misafirperverliğiyle anılır. Yetiştirdiği insanlarla da bilinir olmuştur. Devam eden süreç içerisinde Ahmet Yesevî olarak bildiğimiz o büyük insan, büyük bilge, büyük zât, kendi yakınında olan Büyük Sait (Âşık Sultan)’i Arapgir’e gönderir. Yukarı Fırat’ın merkezine ve Eskişehir’e yerleşir, hizmete başlar. Şeyh Hasan onun oğludur ve onun ismiyle bir zaviye inşa edilir. O zaviyenin üzerine İpek Yolu’nun üstünde kütüphaneler, birbirinin üzerinde inşa edilmiş 20’nin üzerinde cami dar-ül fünun müesseseleri ve onun sülbünden gelen Karabaş-ı Veli gibi çok kıymetli zâtlar ve yine 9 tane Osmanlı Paşası, 7 tane Osmanlı Sadrazamı, insan kaynağı olarak bütün dünyaya medeniyet taşıyor ve ilhamını da İslam Medeniyeti’nden almış çok değerli insanlar.” şeklinde açıklamalarda bulundu.

Daha önce Fethi Gemuhluoğlu’nu, Fehmi Gür’ü anmak için programlar düzenlediklerini belirten Cömertoğlu, Çanakkale Savaşı Müstahkem Mevkii Komutanı Cevat Çobanlı Paşa, Dünya Pataloji Kürsüsü’nü kuran Hamdi Suat Aknar, Osmanlı’nın Kelâm Alimlerinden Hüseyin Avni Efendi gibi şahsiyetler için de programlar düzenleneceğinin müjdesini verdi.

Panele Malatya’dan konuşmacı olarak katılan Malatya İl Kültür ve Turizm Müdür Yardımcısı ve KUDEB Başkanı Levent İskenderoğlu Arapgir Osmanpaşa Vadisi üzerinde bulunan, Karabaş-ı Veli tarafından inşa ettirilen Hankah ve Ulu Cami hakkında görsel sunum eşliğinde bilgiler verdi. Tarihi yapıların mimari özellikleri, iç yapısı akustiği, yıkılan ve restorasyonda bulunulması gereken yerlerini, yapı üzerinde kullanılan motifleri ve benzer yapılarla hangi dönemde nerelerde karşılaşıldığını anlattı. Katılımcıların Arapgir’de bulunan böylesine özel bir yapının özelliklerinin anlatılmasına olan ilgisi oldukça yüksek oldu.

Akşam 18.00’de sona eren panelin ardından misafirler Arapgir Kaymakamı Ercan Turan ve Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu rehberliğinde, Karabaş-ı Veli’nin inşa ettirdiği Hankah ve Ulu Cami’nin bulunduğu Osmanpaşa (Eskişehir) Vadisi’ni gezdiler. Vadide bulunan diğer tarihi yapıları da ziyaret eden heyete yöresel yemeklerin bulunduğu akşam yemeği ikram edildi. Topluca yenen yemeğin ardından Arapgir Tarihi Millet Hanı’nda Misafirlere Arapgir Musiki Cemiyeti’nin canlı dinletisiyle yöresel müzikler dinletildi.

Gecenin sonunda Karabaş-ı Veli’nin son öğrencilerinden olan Ömer Tuğrul İnançer’e Arapgir Kaymakamı ve Belediye Başkanı tarafından bir tablo hediye edildi

[youtube]http://www.youtube.com/watch?v=RJ3zTleaFrE[/youtube]