4) Sinan Paşa

A+
A-

Betül SAYLAN*

DEVLET VAZÎFESİNDE BULUNMUŞ HIZIR ÇELEBİ VE İLYAS ÇELEBİ ÂİLELERİ MENSUPLARI

4) Sinan Paşa1187

Sefîne’de, hakkında çok fazla mâlumât bulunmayan Sinan Paşa’nın, âlim, zengin, cömert bir asker olduğu rivâyet edilmektedir. Komutan olarak gönderildiği savaşlarda, düşmana göğsünü siper ederek savaştığı; hânesinde sofrasının türlü nimetlerle donanmış bulunduğu, Sefîne’de, Sinan Paşa ile alâkalı verilen mâlumâtlardır. Hattâ, günlük kazançları, birçok misâfirin ağırlandığı sofrasının mesârifini karşılayamadığında, kâhyası Sinan Paşa’ya misâfir kabûlüne bir müddet ara vermesini teklif ettiğinde Sinan Paşa’nın; “Bizim adımız “sîn” ü “nân”dır. Öyleyse ekmeğimizden dişin sîninin uzak olması bizim adımızdan uzak olması demektir. Çünkü sîn bizim adımızın ekmeğinin yakınındadır. Acizleri misafir etmek de bizim işimizdir” buyurduğu rivâyet edilmektedir.


1187 Târihte birçok Sinan Paşa bulunmaktadır. Bunlardan biri de Karahisar Mevlevîhânesi evkāfı arasında, II. Yâkub Bey tarafından kendisine vakıfta bulunulan Mehmed oğlu Sinan Paşa’dır. Ayrıca, Sefîne’nin devlet vazîfesinde bulunmuş çelebileri naklettiği kısmında zikredilen Hızır Bey’in evlâdları arasında da, Fâtih Sultan Mehmed’in hocalığını yapmış, Tazarruât-nâme adlı eserin sâhibi âlim bir Sinân Paşa bulunmaktadır. Biz, Mustafa Sâkıb Dede’nin bu bölümde, Hızır Bey’in evlâdlarından yola çıkarak bir sıralama yaptığı, ancak Sinan Paşalar hakkındaki mâlumâtı karıştırdığı ihtimâli üzerinde de durmaktayız. Bu kanâatin hâsıl olmasındaki en önemli âmil ise, Sefîne’de, Sinan Paşa’nın menâkıbı ardından “ve Yâkub Paşa” ifâdesinin bulunmasıdır. Hızır Bey’in evlâtlarının biri de Yâkub Paşa’dır.

Karahisar Mevlevîhânesi evkāfında zikredilen ve Hz. Mevlâna ahfâdından olduğu kesin olan Sinan Paşa hakkında adından başka bir mâlûmâta rastlayamadık. Sefîne’de zikredilen Sinan Paşa’nın ise, orduda vazîfeli bir asker olduğunu ve çok zengin bir âlim olduğunu bilmekteyiz. Ayrıca, günümüzde Afyonkarahisar sınırları içerisinde bulunan Sincanlı/Sinan Paşa isimli beldede, Sinân Paşa tarafından tesîs edilmiş imârethâne, mescid ve türbeden müteşekkil, 931 h./1524 m. târihli bir eserden de bahsetmek mümkündür. Bu eserin bânîsi olan Sinân Paşa hakkında da bir belirsizlik hüküm sürmektedir. Burada medfun Sinân Paşa’nın, Karahisar Mevlevîhânesi evkāfında zikredilen Sinân Paşa olabileceğini düşünmek de mümkündür. Ancak vakıf kaydı, 825 h./1422 m. târihini taşımaktadır. Bu belirsizlik ise, Sinân Paşa’nın, Germiyanoğulları zamân-ı devletinde vazîfeli muvaffak bir asker olabileceğini; son derece cömert ve zengin olarak şöhret bulduğu fikrini de doğurmaktadır.

(Mustafa Sâkıb Dede, a.g.e., c. I, s. 119; İlgar, Karahisar-ı Sâhib Mevlevîhânesi ve Mevlevî Meşhurları, s. 73; Uzunçarşılı, İsmâil Hakkı,Osmanlı Devleti’nin İlmiye Teşkilâtı, Türk Târih Kurumu Yayınları, Ankara, 1988, s. 230-231; Eyice, Semâvi, “Sincanlı’da Sinân Paşa İmâreti”, Vakıflar Dergisi, Ankara, 1973, sy: X, s. 304-305)

ETİKETLER:
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.