Mevlid-i Nebi

A+
A-

Her toplum kendi seçkin şahsiyetlerini örnek alır. İlim, irfan ve akl-ı selim sahibi insanların da yapacağı budur. İşte bu insanlar dünya ve ahirette, mesut ve bahtiyar olurlar. Bu tür bahtiyar insanlardan yoksun olan toplumlar ahlâki çöküntüye düşerler, huzurları bozulur; güç ve kuvvetlerini kaybederler; anarşinin içine düşerler. Bu kaçınılmaz bir sonuçtur.

Dinî ve ahlakî hayatımızın en büyük örnek şahsiyeti, hiç şüphe yok ki, sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s.)’dir.

Alemlere rahmet olarak gönderilen son peygamber, Hz. Muhammed (s.a.s.)’in örnek hayatı incelendiğinde; O’nun muhteşem özellikleri, açıkça görülür.

Allah Rasûlü, kimsenin ayıbını yüzüne vurmaz, hoşlanmadığı ve yanlış gördüğü bir davranış olursa o davranışı yapanların kim olduğunu belirtmeden ve kimseyi kırmadan, yanlışları düzeltir; kimsenin sözünü kesmez, konuşması bitinceye kadar dinler, kimsenin gizli hallerini araştırmaz, kendini ilgilendirmeyen konularla meşgul olmazdı. Allah’a hürmetsizlik yapılmadıkça, kendisine karşı yapılan kötülükleri bağışlar, eline fırsat geçse de intikam almayı düşünmezdi. Zengin-fakir, efendi-köle, büyük-küçük ayrımı yapmadan insanları eşit tutardı.

Hz. Peygamber cömertti. İkram etmeyi çok severdi. Eline geçen hemen her şeyi muhtaçlara dağıtır, kimseyi eli boş çevirmezdi. Bütün işlerini tam bir düzen ve intizam içinde yapar, vaktini boşa geçirmezdi.

Dürüstlükten ayrılmazdı. Verdiği sözü tutardı. Şakayla da olsa, asla yalan söylemezdi. Henüz peygamber olmadan “güvenilen kişi” unvanını kazanmıştı. Bunun içindir ki, Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de; “Sizin için, Allah’ın Rasulü (Hz. Muhammed), Allah’a ve ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah’ı çokca zikredenler için, güzel bir örnektir.[Ahzap Suresi Ayet:21.] buyurur. Bunun yanında; Allah Teala Kur’an’da Yüce Peygamberimizin “En üstün ahlâk üzere bulunduğunu”[Kalem Suresi Ayet:4.],“Allah’ın rahmetinin eseri olarak ümmetine yumuşak ve merhametle davrandığını”[Al-i İmran Suresi Ayet:159.] bildirmiş ve “Ey Muhammed! Biz seni ancak alemlere rahmet olarak gönderdik”[Enbiya Suresi Ayet: 107.] buyurmuştur.

Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s.) de “Sizin en hayırlınız, ahlâken en güzel olanınızdır.”[Buhari], “Ben ancak güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim”[Malik] buyurmuştur.

Hz. Mevlâna (k.s.) “Ben sağ olduğum müddetçe Kur’an’ın kölesiyim. Ben Muhammed muhtarın yolunun tozuyum…” ve “Alnımızdaki o parlak nûr, Hak âşıkının gönlündeki o iman ışığı, secde eseri olarak mü’minlerin yüzlerinde görülen bütün bu nurlar, bilki her nurun nuru, Allah’ın sevgili peygamberi Muhammed’in nurundandır. ” demektedir., Bizlerinde, Rahmet Peygamberinin, O yüce insanın (s.a.v.) yolunda kurban olması, örnek alması gerekmektedir.

Sevgili Peygamberimizin doğumunun 1443’ıncı yıldönümünü kutlarken, Müslüman’a yaraşanın onun yüksek ahlakını benimsemek, ailesine, çevresine, milletine ve devletine yararlı bir insan olmaktır.

Sevgili Peygamberimizin(s.a.v.) doğumunun 1443’ıncı yıldönümü “Mevlid-i Nebi” bize, çevremize, milletimize, İslam alemine ve tüm insanlığa hayırlar getirsin dileriz.

“Dahilek Ya Resulallah”