III. MEVLÂNA KONGRESİ – Açılış Konuşması – Haşim KARPUZ

A+
A-

III. ULUSLARARASI MEVLÂNA KONGRESİ

III. MİLLETLER ARASI MEVLÂNA KONGRESİ HAKKINDA

Prof. Dr. Haşim KARPUZ

Konya dünyanın sayılı tarihi şehirlerinden birisidir. Bu şehirle özdeşleşen ve şehri sembolü haline gelen Mevlâna Celâleddin-i Rûmî de dünyanın en önde gelen bilim ve düşünce önderlerindendir. Konya, Mevlâna”nın yaşadığı XIII. yüzyılda ünlü medreseleri ile bilimin bütün alanlarında en iyi eğitimi veren bir kent durumundaydı. XXI. yüzyılda da Selçuk Üniversitesi, Anadolu”nun tarihi soluyan bu bilim, kültür ve sanat şehrinde eğitim öğretim yapmaktadır. Üniversitemiz küreselleşen dünyamızda Hz. Mevlâna”nın bütün insanlığı kucaklayan düşüncelerini anlamak ve anlatmak, Selçuklu döneminin kültür ve medeniyet mirasına sahip çıkmak için bir dizi çalışmalar yapmaktadır.

Selçuk Üniversitesi, Selçuklu Araştırmaları Merkezi (SÜSAM) tarafından gerçekleştirilen Milletler arası ve Milli Mevlâna kongreleri; Selçuklu Kültür ve Medeniyeti kongreleri, Sempozyum, panel ve konferanslar, bu alanda yeni yapılan araştırma ve incelemelerin değerlendirildiği önemli bir bilimsel platform haline gelmiştir. Bütün dünya üniversitelerinde olduğu gibi Türk üniversitelerinde de Hz. Mevlâna ve döneminin düşünce yapısı hakkında özgün araştırmalar yapılmaktadır. Mevlâna”nın eserleri Avrupa ve Amerika”da en çok satan kitaplar arasındadır. Ayrıca çoğu yabancılar tarafından oluşturulan binlerce internet sitesinde de Mevlâna”nın düşüncelerine yer verilmektedir.

Bugünün dünyasında yaşayan insan, teknolojinin getirdiği yeniliklere ve günlük hayatı kolaylaştıran aletlere rağmen ruhen mutsuzdur. Böylelikle bu alandaki boşluğu doldurabilmek için değişik yollara baş vurmaktadır. Hz. Mevlâna”nın Kur”ân ve Hadis ile İslâmî ilkelere dayanan barış ve hoşgörüsünü esas alan düşünceleri, psikolojik olarak bunalan insanlık için en emin liman görevi yapmaktadır. Bu noktada en önemli sorun, Mevlâna”yı “doğru anlamak ve anlatmak”tır.

Mevlâna, eserlerini Anadolu Selçuklularının resmi dili olan Farsça ile yazmıştır. Osmanlı döneminde de Farsça, medreselerde ana ders olarak okutulmuş ve bu dilde önemli eserler vücuda getirilmiştir. Bunlar arasında Mevlâna”nın eserleri ile ilgili yapılan çalışmalar, yazılan şerhler önemli bir yer tutmaktadır. Bu bakımdan Mevlâna”yı anlamak ve anlatmak için çok önemli kaynaklara sahip bulunuyoruz. Ancak bu kaynaklarla yeni yapılan araştırmalar onusunda Farsça öğretimindeki yetersizlikler ve araştırmacı eksikliği nedeniyle bu alandaki çalışmalar Abdülbaki Gölpınarlı ve Feridun Nâfiz Uzluk”un eserlerinden   öteye   gidilememiştir.   Rahmetli   Gölpınarlı”nın   dokümanları Mevlâna Müzesinde, Feridun Nafiz Uzluk”un arşivi ise SÜSAM”da bulunmaktadır.

Hem bu arşiv belgelerini okumak ve değerlendirmek; hem de Mevlâna”nın düşüncelerini çağımızın insanına doğru anlatmak için Selçuklu başkenti ve Hz. Mevlâna”nın medfûn bulunduğu Konya”da, Selçuk Üniversitesi”nde daha geniş soluklu çalışmalar yapılması gerekliliği ortadadır. Burada en hassas nokta; bazı batılı araştırmacılar tarafından Mevlâna”nın görüşlerinin “hoşgörü ve tolerans” başlığında yanlış yönlere kanaliz edildiğiniz ve batının kültür emperyalizminin silahı haline getirilmek istendiğini gözlemliyoruz. Bu bakımdan Mevlâna”yı doğru ve bizim bakışımızla anlamalı ve anlatmalıyız. Bu bağlamda SÜSAM”a önemli görevler düşmektedir.

1985 yılında kurulan SÜSAM Rektörlüğümüz imkanlarıyla Hz. Mevlâna”nın düşüncelerini, Selçuklu Kültür ve Medeniyetini araştırmak ve tanıtmak için kurulmuştur. Bu konularda bugüne kadar kırka yakın bilimsel toplantı düzenlemiş ve bildirilerini yayımlamıştır. Ayrıca 19120-1996 yılları arasında bazı Selçuklu yapıları üzerinde kazı ve restorasyon çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Rahmetli Nimet Uzluk tarafından bağışlanan kütüphane ve arşiv belgeleri tasnif edilerek, araştırmacıların hizmetine sunulmak üzeredir. Bu kapsamda arşivimizde bulunan Konya, Mevlâna, Türk Mimarisi ve Sanatı ile ilgili fotoğrafların bir kısmı da web sayfamıza konulacaktır.

Uzun süredir yapmadığımız Milletler arası Mevlâna Kongresini X. Milli Mevlâna kongresinin arkasından yapmayı kararlaştırdık. Kongrenin temasını da üniversitenin rektörü sayın Prof. Dr. Abdurrahman Kutlu”nun önerisi ile “Mevlâna”nın yaşadığı dönemde Anadolu”nun Türkleşmesi” olarak belirledik. Bu arada Hollanda Türk Evi derneği bu kongreye, “Avrupa”da İslam ve Mevlâna” konusundaki bildirilerle katıldı. Rusya Federasyonu Şarkiyat Enstitüsü”nden bir gurup bilim adamı karşılıklı düzenlenecek Mevlâna sempozyumlarının ilk basamağı olarak bu kongremize bildirileriyle katıldılar. Milletler arası kongrelerde milletler arası ilişkiler, dünya olayları önemli yer alıyor. Önce ABD ve İngiltere”nin başlattığı Irak savaşı, sonra da uzak doğuda yayılan Sars hastalığı kongremize bazı bilim adamlarının katılımını engelledi. Kongreye yurt içinden çok sayıda başvuru oldu. Ancak bunların büyük bir kısmını konu sınırlaması sebebiyle kabul edemedik.

Üniversitemizin bilimsel kongreleri gerçekleştirdiği çok mükemmel bir Süleyman Demirel Kültür Merkezi var. Yeni misafirhanemiz de yapılınca Kampus içinde bu tür kongrelerimizi daha rahat gerçekleştireceğiz. SÜSAM”ın çalışmalarını her zaman destekleyen Prof.Dr. Abdurrahman Kutlu”ya, Kongreye maddî destek sağlayan Konya Valisi sayın Ahmet Kayhan”a, bildiri kitabının basımına katkı sağlayan yeni Rektörümüz Prof. Dr. Süleyman OKUDAN”a ve kongre sırasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.