YOKSULLUK

A+
A-

71. YOKSULLUK

Mal, mülk sevgisini gönülden sürüp çıkardığındandır ki, Süleyman ancak yoksul adını takındı.

Ağzı kapalı testi, içi hava ile dolu olduğunda derin, uçsuz, bucaksız su üstünde yüzüp gider.

İşte yoksulluk havası oldukça insan, dünya denizine batmaz, o denizin üstünde durur.

Yoksulluk senin anlayacağın şey değildir, yoksulluğa hor bakma!

Çünkü yoksulların, mülkten, maldan öte ululuk sahibi Allah’tan pek büyük bir rızıkları vardır.

Yüce Allah âdildir; âdil nasıl olur da çaresizlere zulmederler?

Birisine nimet, mal, matah verip öbürünü yansın diye ateşe atarlar mı?

Böyle bir iş, Allah’tan, iki cihanı yaratandan umulur mu?

“Elfakru fahri” (fakirlik övüncümdür) hadisi, saçma ve asılsız bir söz mü; bu sözde binlerce yücelik, binlerce naz ve nimet gizli değil mi?

Sen de bir iki günceğiz yoksulluğu sına da yoksulluktaki iki misli zenginliği gör!

Yoksulluğa sabret, bu gamı, bu tasayı bırak. Çünkü ululuk sahibi Allah’ın yüceliği yoksulluktur.

Şu halde yoksullar, Allah cömertliğinin aynalarıdır. Hak ile bir olan ve varlıktan tamamıyla geçen hakiki yoksullar ise mutlak nur olmuşlardır.

… Halk, yoksulluktan korkar; ama boğazlarına kadar acı suya batarlar.

O yoksulluğu yaratandan korksalardı onlara yeryüzünde defineler aşikâr olurdu.

Eli bir şeye erişmeyen, elinde avucunda bir şey olmayanlar Allah’tan korkar, çekinir ve kendisini ibadete verirler; yoksulluk, işte bu yüzden daima övünülecek bir şeydir!

(I/986-988, 2352-2357, 2373, 2374, 2750, III/2205, 2206, 3281)

[divide style=”2″]