RUH VE BEDEN

A+
A-

53. RUH VE BEDEN

Şu cismin içindeki mâneviyatsız can, şüphesiz, kın içindeki tahta kılıca benzer.

Gönül, seni gönül ehlinin semtine çeker; cisim ise su ve toprağa hapsetmek ister.

Şarap bizden sarhoş oldu, biz ondan değil! Beden bizden var oldu, biz ondan değil!

Dünya hissi bu cihanın, din hissi ise göklerin merdivenidir.

Bu hissin sıhhati, bedenin âfiyetindedir; o hissin sıhhati ise vücûdu harap etmededir.

Can yolu, cismi (önce) harap eder; sonra da o harâbeyi mâmur eder.

(Can yolu) bir bedenden başı kesti mi yerine derhal yüz binlerce baş izhar eder.

Aşağılık âlemde bulunan her şey yücelikten gelmiştir. Haydi, var gözünü yüceliklere dik!

Sen, ten itibariyle hayvansın, can bakımından melek. Bu suretle hem yerde yürürsün, hem gökte.

Can, hikmete, bilgilere; ten ise bağa, bahçeye, üzüme meyleder.

Can, yücelmeye, yükselmeye can atar; ten, kazanca, ota, yiyeceğe, içeceğe!

Cisme, o yücelikten bir nasib yoktur… Cisim, can denizinin karşısında bir damla gibidir.

Ruh, doğan kuşudur. Tabiatlarsa kuzgundur. Doğan kuşu, kuzgunlarla baykuşlardan yaralanır.

Can, yücelere kanatlar açmada; ten, tırnaklarıyla yere sarılmada!

Can, beden kavgasından kurtulursa, beden ayağı olmaksızın gönül kanadıyle uçmaya başlar.

Beden, insanı besleme hususunda anaya benzer ama, sana yüz düşmandan daha düşmandır.

Bedenin hasta oldu mu sana ilâç aratır; kuvvetlendi mi seni şeytanlaştırır, bir put haline sokar.

Şu sitemlerle dopdolu olan bedeni bir zırh bil; ne kışa yarar, ne yaza.

Köşk (beden) bir şey değildir. Onu yık; define, yıkık yerdedir a benim beyim!

“Evimi temizleyin” âyeti beden temizliğini bildirir. Bedenin  tılsımı toprağa mensupsa da hakikatte nur definesidir.

İnsanın asıl gıdası Allah nurudur; ona hayvan gıdası lâyık değildir.

Fakat gönül hastalık yüzünden bu gıdaya düşmüştür; gece, gündüz bu suyu içmekte, bu toprağı yemektedir.

Keseyle, dağarcığın değeri içindeki altından dolayıdır. İçinde altın olmayan kesenin ne kıymeti var?

Nitekim tenin değeri de can iledir; fakat canın değeri de cananın (Allah’ın) nuruyladır.

Ten midesi, insanı samanlığa çeker; gönül midesi ise reyhanlığa.

Ot ve arpa yiyen kurban olur; Allah nuruyla gıdalanan ise Kur’ân.

Bir gönlün nuru olmadı mı o gönül, gönül değildir. Bir bedende ruh yoksa o beden, sadece topraktan ibarettir.

Derenin suyu varsa ona dere denir. Adam da eğer canı varsa adamdır.

(I/712, 725, 1812, 303, 305, 306, 3887, II/1974, 3776, III/4437, 4439, IV/1880, V/843, IV/1546, V/1721, VI/1404-1406, 3422, I/434, II/1083, 1084, III/2534, 2535, 2477, 2478, 2878, 2885)

[divide style=”2″]